Ne olacağı belli
değil…
Necdet Buluz
70 bin silahlı Taleban çetesinin 300 bin düzenli ordusu olan Afganistan’da yönetimi ele geçirmiş olmasının dünyadaki yankıları sürüyor. Ülkedeki gelişmeler, kargaşa ve endişeli bekleyişin nasıl sonlanacağı da bilinmiyor. Biz, bu nedenle bugünkü yazımızın başlığını “Ne olacağı belli değil” diye attık.
Kısa zaman içinde ülkede ne olup ne bittiğini kimse anlamadı. Şimdilerde ise Afganistan’da Taleban’a karşı direnişler başladı. Bu direnişlerin bundan sonra halka halka büyüyerek devam edebileceğine dikkat çekiliyor.
Özetle:
Afganistan’da şu an için “iş bitmiş” sayılmaz. Bu köprülerin altından daha ne sular akacak bekleyip göreceğiz.
Taliban, Afganistan’da yönetimi ele geçirirken, Afganistan Ordusu’ndan geri kalan askerler, Taliban’a teslim olmayan tek vilayet olan Bağlan’da Afgan Savunma Bakanı General Bismillah Mohammadi önderliğinde, direnişini sürdürüyor. Afgan direnişçiler, Kabil’in kuzeyindeki üç kasabayı ele geçirdiklerini ve 60 Taliban militanını öldürdüklerini iddia etti.
Yerel güçlerin, Cuma günü Bağlan vilayetindeki Pul-e-Hesar, Deh-e-Salah ve Banu ilçelerini geri aldığı ifade ediliyor.
Afgan Savunma Bakanı General Bismillah Mohammadi, Farsça bir yazı yayımlayarak, üç bölgenin geri kazanıldığını “Direniş hala hayatta.” sözleriyle duyurdu.
Taliban tarafından kontrol edilmeyen tek bölge olan ‘Panjshir’de de çatışmalar devam ediyor.
İran International’ın kıdemli muhabiri Tajuden Suruş, eski bir Afgan hükümet yetkilisinin ifadelerine dayanarak; Banu ve Pol-e-Hesar bölgelerinin Afgan direnişçiler tarafından geri alındığını söyledi. Daha sonra Deh-e-Salah’ın da kazanıldığını belirtti.
Kabil’in kuzeydoğusundaki Panjshir Vadisi, Afganistan’ın son direniş kalesi olarak biliniyor.
Rusya Dışişleri destekli SAS tarafından eğitilmiş Afgan komandolarının Vadi’de Taliban ile sıklıkla karşı karşıya geldiği belirtiliyor. SAS tarafından eğitilen ve silahlandırılan komandolarının bulundukları arazi koşullarından başarılı olabilecekleri de ifade ediliyor.
Bir önemli nokta daha var:
Afganistan’dan kaçarak Türkiye’ye gelen eğitimli Afganistanlı gençler buradan nakliye uçakları ile Amerika’ya taşındı.
Uzmanların görüşü de şu noktada:
“Bu askerler silahlarla donatılacak ve yeniden Afganistan’a dönecekler. Bu işi de Amerika (CİA) yönetecek. Afganistan’ı Taleban’a bırakmazlar. İç çatışmalar hızlanır. Daha önce planlandığı gibi ülke Güney ve kuzey olmak üzere ikiye bölünür. Ülkede sadece Amerika değil Rusya ve Çin de önemli aktörler olarak yer alırlar. Nitekim, Afganistan’daki onarım işlerinin Çinli firmalara verilmesi konusunda görüşmeler de yapılıyor. “
Afganistan’da kontrolü ele geçiren Taliban’ın örgüt bayrağını açmasına tepki gösteren halk, sokaklara Afganistan ulusal bayraklarıyla çıkıyor. Ülke genelinde düzenlenen Bağımsızlık Günü anmalarında ulusal bayrak taşıyanlar, Taliban müdahalesiyle karşılaştı.
Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, ağır silahlı bir militanın Taliban bayrağı asılı kamyonetten inerek üzerinde Afganistan ulusal bayrağı bulunan bisikletli bir adama müdahalede bulunduğu görülüyor. Kamuflaj giyen Taliban militanı, üzerinden Afganistan bayrağını çekip aldığı adamın kafasına vuruyor.
Cılız sayılsa bile ülkede bir direniş ve direniş komiteler iş başında. Bu direnişleri şimdilik hangi ülkeler yönetiyor belli değil. Yazımızın başında da değindiğimiz gibi ülkede 3 büyük devlet rol oynuyor.
Son söz:
Bugünkü duruma bakarak Afganistan ve Taleban için konuşmak doğru olmaz. Çünkü ülkede her an her şey değişebilir. Bunun ayak seslerini de son gelişmelerden ve direniş hareketlerinden duyabiliyoruz. Bekleyip, sonucu görmeden paçaları da sıvamamak gerekiyor.
www.faceboook.com/necdet.buluz