CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, “CHP olarak bizim iddiamız var, ‘Belediyeciliği biz biliriz.’ Bu nedenle biz bu seçimlere, tabanda mutabakatı sağlayacak, halkın belediye başkanlarıyla çıkacağız. Gündemimizde kesinlikle ittifak yok.” dedi.
a
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.
Türkiye’nin gündeminin “ekonomi” olduğunu belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak,
ağustos ayında Türk Lirasının yüzde 40’a yakın değer kaybettiğini, bunun 2002’den bu yana en yüksek kayıp olduğunu bildirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “döviz kurunun döviz kurşunu haline getirildiğine” yönelik sözlerini hatırlatan Öztrak, şöyle devam etti:
“Döviz kurunu döviz kurşunu haline getirip, Trump ve diğer emperyalist güçlerin eline veren aslında demokrasiyi ve ekonomiyi bitiren tek adam olma hırsıdır. 2009’dan sonra ekonomide işin kolayına kaçılmıştır. Ekonominin içsel dayanıklılığıyla ilgili sorunları gidermek, yapısal reformları gerçekleştirmek yerine sıcak parayla ekonomiyi şişirmeyi ve ülkeyi dış borca batırmayı iktidar tercih etmiştir. Diğer taraftan, 2013 yılından itibaren giderek güçlenen otoriterleşme eğilimi de hukuk devletini bitirmiştir. İşte döviz kurunu, döviz kurşunu haline getiren ve emperyalistlerin eline bize karşı kullanılabilecek silah olarak veren yaklaşım budur. Bu ülke yönetilmiyor. Bu ülke savruluyor. Şimdi diyorlar ki ‘Bu da geçer yahu.’ Sayın Erdoğan bunu söylediğinde aslında Türk Lirası serbest düşüşe geçmiş vaziyette. Tek bir ayda gerçekleşen en yüksek düşüşü realize etmiş durumdayız.”
Öztrak, bugün açıklanan 2,3’lük ağustos ayı enflasyon rakamının, ağustos ayları içinde rekor olduğunu iddia ederek, yıllık enflasyonun da ayrıca 17,9 seviyesiyle rekor kırdığını belirtti.
“TÜİK açıklasın, o marketlere gidelim”
Üretici fiyatlarının ağustos ayında yıllık olarak yüzde 32,13 oranında artmış olmasının ve çekirdek enflasyon rakamlarının, enflasyondaki hızlanmanın süreceğini gösterdiğini aktaran Öztrak, “Bir konu benim çok dikkatimi çekti, gıda ve alkolsüz içecek fiyatlarındaki artış. Ağustos ayında bir ay önceye göre gıda ve alkolsüz içecek fiyatları yüzde 0,06 artmış. TÜİK derhal bu fiyatları hangi marketlerden aldığını açıklasın. Bizler de o marketlere gidelim, vatandaşlarımız da o marketlere gitsin artmayan fiyatlardan gıda ürünlerini alalım. Pazar yeri yangın, marketler yangın yeri ama TÜİK’in rakamlarına bakıyorsunuz gıda fiyatları artmamış. Bunun takdirini kamuoyuna bırakıyorum.” diye konuştu.
Bu ortamda hükümetin en önemli önceliğinin enflasyonla mücadele ve borç meselesini çözmek olduğunu vurgulayan Öztrak, elektrik fiyatlarına yapılan zammı eleştirdi.
Bu zamların enflasyona yansıyacağına işaret eden Öztrak, 4 kişilik bir ailenin fon ve vergi kesintileri de eklendiğinde aylık elektrik faturasının 126 liraya çıktığını, geçen yıla göre bu rakamda 31 liralık bir artışın olduğunu ifade etti.
Öztrak, buna rağmen yıl başında 423 dolar olan asgari ücretin 250 dolara indiğine dikkati çekerek, Türkiye’nin yıl sonuna kadar 40 milyar dolar para bulması gerektiğini ancak net rezervlerin 30 milyar doların altına indiğini öne sürdü.
“Bankanın 9,3 milyon lira zarar etmiş olması lazım”
Ahlat’a yapılması planlanan Cumhurbaşkanlığı külliyesine, “butik külliye” denildiğini aktaran Öztrak, vatandaşa tasarruftan bahsedilirken, iktidarın tasarruf yapmadığını, uçak ve araç saltanatının bütün hızıyla devam ettiğini belirtti.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın Arjantin’de düzenlenen bir toplantıya özel uçakla gitmesini eleştiren Öztrak, bakanın Endonezyalı mevkidaşının tarifeli uçakla toplantıya geldiğine dikkati çekerek, “Biz, çok mu zenginiz Endonezya’dan?” sorusunu yöneltti.
“(Hepimiz aynı gemideyiz) diyorlar, vatandaşa kürek çektiriyorlar, kendileri ejder meyveli smoothie içip keyif çatıyorlar.” diyen Öztrak, pahalılığın, vatandaşın ciğerini delip geçtiğini ileri sürdü.
Halk Bankasından geçen cuma gecesi düşük döviz kuruyla işlem yapıldığını hatırlatan Öztrak, “Bu sürede yapılan işlemlerin büyüklüğü 4,6 milyon dolar civarında. 2 bin 569 işlem yapılmış. Bin 256 müşteri, dolar cinsinden işlem yapmış bu da 3,3 milyon dolar. Kabaca bu rakamlara baktığımız zaman bu dakikalarda bankanın potansiyel olarak 9,3 milyon Türk Lirası zarar etmiş olması lazım.” ifadesini kullandı.
Faik Öztrak, bu konunun birden fazla bağımsız denetçiye inceletilmesi gerektiğini, milletin vicdanının bu şekilde rahat edeceğini anlattı.
“Çayın taşıyla çayın kuşunu vurma hikayesi”
Türk Telekomun 2005’te özelleştirilerek, yüzde 55’inin 6,5 milyar dolara Ortak Girişim Grubu’na satıldığını hatırlatarak, 8 yıl sonra kurumun devlete iade edilecek olmasına rağmen, bu grubun bankalara olan borcunu ödemediğini ileri sürdü.
“Hikaye, çayın taşıyla, taşın kuşunu vurma hikayesi” diyen Öztrak, borcunu ödeyemeyen Türk Telekom yönetiminin neredeyse tamamına yakının “Saray”da olduğunu iddia etti.
Öztrak, hükümetin ekonomiye yönelik aldığı tedbirler arasında KOBİ’lere yönelik desteğin önemine işaret ederek, “Türkiye’de döviz cinsinden borçlanan kuruluşların bugün üstlendikleri kur farkı zararı 600 milyar Türk Lirasına geldi. Bu çerçevede KOBİ’lere verilen destek kredisi uygulaması doğrudur ama burada 600 milyar liralık kur farkı var. Burada da 10 milyar Türk Lirası var. Bu 10 milyarla kimin derdine deva olacaksınız? Burada bu uygulamanın son derece kurallı bir biçimde ve şeffaf yapılması lazım.” dedi.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun bu kredinin faizini yüzde 22 olarak açıkladığını aktaran Öztrak, bu kredinin daha önce yüzde 10 faizle verildiğini söyledi.
Krizden çıkışın formülü: Ortak akıl
Ekonomi konusunda yapılanları “pansuman düzenleme” olarak nitelendiren Öztrak, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Zamanında buna benzer bir krizi yönetmiş Hazine Müsteşarı olarak söylüyorum, popülizmle, ‘vatan, millet, Sakarya’ diyerek, hayali düşmanlar göstererek bu iş artık gitmez. Trump yönetiminin yaptıkları hiçbir şekilde kabul edilemez ama bunu sadece bizde değil, bütün dünyada yapıyor. Neden bizde bin etki yaparken, dünyada diğer ülkelerde on etki yapıyor. Onun için bu etkileri en aza indirecek, geçmişte yapılmış olan hataları telafi edecek, ayakları yere basan tedbiri alma kararlılığını iktidar göstermelidir. Acil ve orta vadeli tedbirlerden oluşan, ciddi çabaları olan, somut ve güven veren bir program hazırlanıp hemen uygulamaya geçilmelidir. Aksi takdirde bunun millete çıkacak faturası çok yüksek olacaktır. Bu süreçte ortak akıl kullanılmalı.”
Öztrak, son dönemde yaşanan şarbon hastalığı vakalarına da dikkati çekerek, Türkiye’nin ABD’nin ardından dünyada en fazla sığır ithal eden ülke olduğunu, bunun ithalinin doğru yapılmasını istedi.
Faik Öztrak, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
“Yerel seçimlerde AK Parti ve MHP arasında ittifak gündemde. CHP’nin de bir ittifak arayışı var mı? Özellikle HDP ile bir ittifak olabilir mi?” sorusuna Öztrak, “CHP olarak bizim iddiamız var, biz diyoruz ki ‘Belediyeciliği biz biliriz.’ Bu nedenle biz bu seçimlere, tabanda mutabakatı sağlayacak, bundan önceki seçimlerde Adalet ve Kalkınma Partisine, MHP’ye, diğer partilere de oy vermiş seçmenlerin de oyunu alabilecek, halkın belediye başkanlarıyla çıkacağız. Gündemimizde ittifak yok. Ben bunu söylüyorum, diyorlar ki ‘Yarım ağızla söylediler.’ O zaman yarım ağızla söylediğimi düşünenler dudaklarımı okusun, gündemimizde kesinlikle ittifak yok.” yanıtını verdi.
“CHP iktidarının korkusuna kapılmış sesler”
Bu yerel seçimleri, Türkiye’nin kaderi bakımından en önemli seçimlerden biri olduğunu düşündüklerini belirten Öztrak, “Tek adam parti devleti rejiminin sınırsız, keyfi, frensiz bir şekilde ilerlemesini durduracak, Türkiye’de yeniden demokrasi standartlarını güçlendirecek seçimin yerel seçimler olduğunu düşünüyoruz. Aynı zamanda bu yerel seçimlerin millete hizmet seçimi olduğunu da düşünüyoruz.” dedi.
Öztrak, yerel seçimle ilgili gerekli çalışmaların yapıldığını anımsatarak, “Bugün, ‘Şunlar ittifak yapacak, bunlar ittifak yapacak, şu geliyor, bu geliyor’ laflarının hepsi yerel yönetimlerde yaklaşan CHP iktidarının korkusuna kapılmış olan seslerdir.” ifadesi kullandı.
“MHP ile AK Parti ittifak yaptığında, 2014 seçimleri baz alındığında CHP 10 ili kaybediyor gözüküyor. Buna karşı bir karşı hamleniz olacak mı?” sorusunu Öztrak, “Tüm seçmene hitap edecek halkın adaylarıyla yürüyeceğiz.” yanıtını verdi.