Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Avrupa Birliği’ne sunduğu, içinde Türk vatandaşları için Haziran ayından itibaren vize muafiyetinin de olduğu öneri paketi için “kötü haber” geldi.
AB Komisyonu Başkanı Donald Tusk, “Türk önerisi elden geçirilmeli. Henüz kabul etme aşamasında değiliz” dedi. Kıbrıslı Rum Lider Nikos Anastasiyades ise, yine Davutoğlu’nun paketinde yer alan, Türkiye’nin üyelik müzakereleri çerçevesinde yeni başlık açılmasına “sıcak bakmadıklarını” söyledi.
MEKİK DİPLOMASİSİNE ÇIKMIŞTI
Avrupa Birliği’nin bu hafta, Davutoğlu’nun öneri paketini masaya yatıracağı zirve toplantısı öncesinde, AB Komisyonu Başkanı Tusk, görüş ayrılıklarını çözmek amacıyla Türkiye ile Kıbrıs Rum Kesimi arasında “mekik diplomasisi” başlatmıştı. Tusk, ilk durağı olan Kıbrıs Rum Kesimi’nde, önerinin yeni başlık açılması bölümünde ilerleme kaydedemedi. Tusk, Kıbrıs’tan sonra Türkiye’ye de gelerek, Davutoğlu ile görüşecek.
TÜRKİYE’YE “3. ÜLKE” İMASI
Tusk, yaptığı açıklamada Kıbrıs Rum Kesimi’nin AB üyesi olduğunu vurguladı, Türkiye’ye ise “AB’ye üye olmayan 3. ülke” imasında bulundu. AB Komisyon başkanı, “Kıbrıs, her AB üyesi kadar önemli bir ülkedir. Hiçbir 3. ülke benim için herhangi bir AB ülkesinden daha önemli olamaz” dedi.
ANASTASİYADES VETO SİNYALİ VERDİ
Davutoğlu’nun AB’ye önerdiği pakette şu unsurlar yer alıyordu;
* Türkiye, Yunanistan’daki tüm Suriyeli sığınmacıları geri alsın, buna karşılık Türkiye’den aynı sayıda sığınmacı AB’ye gönderilsin. Bu “takasın” maliyetini AB üstlensin.
* Türk vatandaşlarına vize muafiyeti Haziran sonundan itibaren yürürlüğe girsin
* AB, Türkiye’ye daha önce söz verdiği 3 milyar Euro’ya ek olarak 2018’e kadar 3 milyar Euro daha versin
* Türkiye’nin AB üyelik süreci kapsamında yeni başlıklar açılsın
Tusk’un görüştüğü Anastasiyades ise, Türkiye’nin öneri paketinin özellikle “yeni başlık açılması” bölümünde olumlu görüş bildirmedi, hatta veto sinyali verdi. Anastasiyades, Tusk ile düzenlenen ortak basın toplantısında, “Kıbrıs Rum Yönetimi AB’ye Türkiye’nin üyelik sürecinde yeni bir aşamaya geçilmesine onay vermeyecek” dedi. Anastasiyades, bu pozisyonu Ahmet Davutoğlu’na da şahsen bildirdiğini söyledi. Davutoğlu’nun geçen hafta Brüksel’e yaptığı ziyarette, kapalı kapılar ardında Anastasiyades ile bir görüşme yaptığı, ancak bu görüşmede de uzlaşma çıkmadığı da basına sızmıştı.
PAKETİN MEVCUT HALİYLE KABULÜ ZOR
Davutoğlu’nun önerilerini AB’ye sunmasından itibaren üye ülkelerden gelen sinyaller, paketin mevcut haliyle kabul edilmesinin çok zor olduğunu gösteriyor. İtalya, ifade özgürlüğü nedeniyle paketin tümüne karşı bir tavır ortaya koyarken, Avusturya sığınmacı takasına karşı olduğunu söylemişti. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ise, Türk vatandaşlarına vize muafiyetine karşı olduğunu açıklamıştı. İngiltere de, paket konusunda rezervleri AB Komisyonu, “Ankara’nın ‘Terörle mücadele yasasını’ değiştirmeyi reddetmesi süreci değiştirmiyor” dedi.
AB, vize serbestisi için Türkiye’den, yasalarındaki ‘terör tanımı’nı değiştirmesini istiyor. AB’nin vurgu yaptığı kritik nokta, temel özgürlükler. Türkiye ise AB’yi ‘halden anlamamak’la eleştiriyor, teröre karşı yoğun bir mücadele verilirken terörle ilgili tanım değişikliğine sıcak bakmıyor.
Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye’ye yönelik vize serbestisi tavsiye kararının ardından, AB ile Türkiye arasında, terörizmin tanımıyla ilgili kriter konusunda ciddi bir kriz yaşanıyor. AB’nin geçen hafta açıkladığı raporunda, Türkiye’nin, terörizmle ilgili mevzuat ve uygulamalarını AB standartlarıyla uyumlulaştırması, yasalarındaki terör tanımını 13 Haziran 2002 tarihli ve 2002/475/JHA numaralı ‘Çerçeve Kararı’yla uyumlu hale getirmesi istendi. Aynı raporda, “terörle mücadele edilirken ifade ve basın özgürlüğünün kısıtlanamayacağını” öngören 2008 tarihli ‘Çerçeve Kararı’na uyum gösterilmesi de talep edildi.
ANKARA’NIN ENDİŞELERİ
Türkiye, dört bir yandan IŞİD, PKK, DHKP-C gibi terör örgütlerinin saldırısı altındayken, AB’nin Terörle Mücadele Kanunu’nda değişiklik istemesine karşı çıkıyor. Ankara’nın, terörizm tanımının değiştirilmesine yönelik endişeleri ise şöyle:
AB, Türkiye’deki terör tanımı nedeniyle, vize muafiyeti devreye girdiğinde Türkiye’den siyasi iltica talebinin artacağını iddia ediyor. Türkiye ise terörün tanımı nedeniyle iltica talebinde bulunan Türk vatandaşı olmadığına dikkat çekiyor.
AB, Türkiye’nin terörist olarak tanıdığı örgütlere iltimaslı davranıyor. PKK’nın Avrupa Parlamentosu’nun yanında çadır kurmasına ve radyotelevizyon yayını yapmasına izin verilmesi örnek gösteriliyor.
Türkiye, teröre karşı bu kadar yoğun bir mücadele verirken, terörle ilgili tanım değişikliğine gitmenin kesinlikle doğru olmadığını düşünüyor.
Terör ve terörist tanımının AB kararlarında daha sınırlı olması, Türkiye’yi rahatsız ediyor.
AB ile Türkiye’nin, terör örgütleri listesi konusunda tam bir uzlaşısı yok.
ERDOĞAN SERT TEPKİ GÖSTERMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AB ‘Vize için Terörle Mücadele Yasası’nı değiştireceksiniz’ diyor. Kusura bakma, hadi bakalım biz yolumuza gidiyoruz, sen de yoluna git” diyerek AB’ye tepki göstermişti. AB Bakanı Volkan Bozkır da “Terör tanımını değiştirmeyiz. Konuşa konuşa ikna edeceğiz” demişti.
‘VİZENİN KALKMASI PAHASINA KANUNDAN VAZGEÇMEYİZ’
Avrupa Birliği Bakanı Volkan Bozkır, “Türkiye’de terörle mücadele kanunundaki bir değişikliği kabul etmek mümkün değildir. 450’nin üzerinde şehit verdiğimiz bir ortamda çok ciddi terör operasyonlarının sürdüğü bir ortamda terörle mücadele kanununun siyaseten Türkiye’de ele alınması mümkün değildir.” diye konuştu. Bozkır ayrıca terörle mücadele yasasından değişikliğin vize serbestisi anlaşmasının bir parçası olmadığını savundu. Bakan Bozkır, anlaşmayla ilgili ‘kritik bir tablo ile karşı karşıya’ olunduğunu ifade ederek, “Şayet AB ile anlaşmanın unsurlarından birinde aksama olursa tüm tablonun değerlendirilmesi durumu ortaya çıkabilir. Hiçbir temasımızda gündeme getirilmeyen Terörle Mücadele Yasası’nın sürece dahil edilmesi, durumu kritik bir noktaya getirdi. Vizenin kalkmaması pahasına Terörle Mücadele Kanunu’nda bir değişikliği yapmayacağız” dedi.