Gürer: “Ekmek aslanın ağzında”

Gürer, TBMM’de yaptığı konuşmada buğday, un, ekmek fiyatlarını değerlendirdi.

CHP Milletvekili Gürer: “Simit bile lüks oldu”

Gürer: “Ekmek aslanın ağzında”

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, buğday, un, ekmek fiyatlarını TBMM’de yaptığı konuşmada gündeme getirdi.
Gürer: “Enflasyon işçiyi, çiftçiyi, esnafı, emekliyi her kesimi eziyor. İktidar sürekli masal anlatıyor.” dedi.

ÜRETİCİ ZARARDA

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM’deki konuşmasında ürün üreticiden çıktıktan sonra fiyatının arttığını belirtti. Gürer: “Üreticinin ürettiği ürün ya tarlada kaldı ya da maliyetin altında satıldı. Düşük alım fiyatları çiftçiyi perişan etti. Buğday alım fiyatına Toprak Mahsulleri Ofisi bir yıl öncesine göre yüzde 12’lik artış yaptı. Tüccar daha düşük fiyatla ürün aldı, hasat bitti, tüccardayken fiyat artışı başladı. Sanayici una yüzde 30 zam yaptı; bu artış, fırıncıların ekmeğe zam talebini getirdi. Fırıncılar da ‘Kira, un, maya, işçilik, nakliye arttı.’ diyor. 1 kilo buğdaydan 800 gram un elde edilir, 200 gram ekmeğin 10 liradan 15 liraya çıkması isteniyor. 100 gram simit 15 ila 25 lira aralığında satılıyor. Simit bile lüks oldu, ekmek dahi soruna döndü.” dedi.

EMEKLİ NE YAPSIN?

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ekmeğe gelecek fiyat artışının açlık sınırı altında yaşayanları daha da mağdur edeceğini ifade etti. Gürer: “Emekli, dar gelirli, fakir fukara ekmeğe dahi ulaşmada zorluk çekiyor, açlık sınırı altında yaşamaya çalışıyor, belediyenin halk ekmek kuyruğunda ekmek peşinde.” diye konuştu.

EKMEK ASLANIN AĞZINDA

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yaptığı açıklamada ekmeğe zam gelmesinin fakir fukara, garip gurebayı daha da zor yaşama sürükleyeceğini belirterek un fiyatı artışını durdurmak için TMO stoklarının devreye alınıp un fiyatı artışının durdurulmasına yönelik politika geliştirilmesini istedi. Gürer: “Ekmek artık aslanın ağzında. AKP iktidarı sonunda vatandaşı sofrada ekmeğin sayısını azalttı. Ekmeği alabilmesi dahi sorunlu kıldı. Buğday fiyatını bastırdı, un fiyatına müdahil olmadı. Fırıncı maliyet arttı diye atağa kalktı. Emekli, dar ve sabit gelirli kemer sıkacak yer kalmadı. Önce 300 gram ekmek 200 grama çekildi, fiyat arttı. Ortalama 10 TL’ye satılan ekmeğin 15 TL’ye çıkarılması vatandaşı daha da zora sokar. Un fiyatları kontrol altına alınıp fiyat artışı yerine fırıncı giderlerinin düşürülmesi sağlanmalıdır.” diye konuştu.

Gürer: “Yabancı uyruklu çalışanların büyük bir kısmının kayıt dışı olması, gıdada sağlığımız için risk yaratabilir”

 

Gürer: “Salgın hastalıkların kapısı açık tutuluyor”

 

Gürer: “Ne yediğimizi, ne içtiğimizi denetlemek iktidarın görevidir”

 

Gürer: “Portör testi zorunlu kılınmalıdır”

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından geçen hafta açıklanan taklit ve tağşiş listesine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda, özellikle domuz etinin kebaba, köfteye ve lahmacuna karıştırılması konusunun toplumda büyük yankı bulduğuna dikkat çekti.

DENETİM YETERSİZLİĞİ VE GIDA GÜVENLİĞİ

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bakanlığın açıklamasının değerli olduğunu, ancak taklit tağşiş yapanların üzerine şiddetle gidilmesi gerektiğinin altını çizdi. “Vatandaş, ödediği ücretin karşılığında tükettiği ürünün taklit ve tağşiş olmamasını, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın denetimleri sayesinde bir güvence olarak görüyor.” diyen Gürer, geçmişte belediyelere verilen yetkilerin Tarım ve Orman Bakanlığı’na devredilmesi sonrasında, bu konudaki kadroların yetersiz kaldığını belirtti. “Düzenli ve sürekli denetlenebilen yerler dışında kontrol dışı üretimin olduğu da bir gerçek.” diyerek daha sıkı denetimlere ihtiyaç olduğunu vurguladı.

PORTÖR MUAYENESİ VE GIDA ÜRETİMİ

CHP’li Gürer, kamuoyunun dikkatine sunduğu bir diğer önemli konu ise gıda üretimi ve gıda güvenliği ile ilgili yasal düzenlemeler oldu. 1930 yılında çıkarılan Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’na göre gıda üretimi ve tüketim noktalarında çalışanlar için zorunlu olan portör muayenesi ve akciğer filmi uygulamalarının, 2011 yılında çıkarılan kanun ve 2013 yılında çıkarılan yönetmeliklerle kaldırıldığını hatırlattı. Sağlık Bakanlığı’nın, portör muayenesi ve tetkiklerin artık yapılmayacağına dair açıklama yaptığını belirten Gürer, bu durumun işletmelere bırakıldığını ifade etti.

“Bugün gıda işletmelerinde, otel ve benzeri kuruluşlarda çalışan yabancı uyruklu kişilerin önemli bir kısmı kayıt dışı çalışıyor,” diyen Gürer, bu kişilerin sağlık denetimlerinin yapılıp yapılmadığını sorguladı. “Eğer bu denetimler yapılmıyorsa, pandemi sürecinde yaşanan gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda, toplu hastalıklara neden olabilecek salgın hastalıkların kapısı açık tutuluyor demektir.” diyerek uyarıda bulundu.

Gürer, gıda güvenliğini sağlamak adına, bu işletmelerde çalışanların mutlaka yeniden portör muayenesi ve akciğer filmi çekiminin sağlanması gerektiğini savundu. “Belediyeler de bu konuda tekrar yetkilendirilmelidir.” şeklinde konuşarak, gıda güvenliğine dair gerekli adımların atılması çağrısında bulundu.

KANUNDA DEĞİŞİKLİK

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, basın toplantısında önceki ve mevcut düzenlemeler arasındaki önemli farklara dikkat çekti. Gürer, “Eski haliyle Umumi Hıfzıssıhha Kanunu, gıda ile ilgili iş yapanların üç ayda bir muayene ettirilmesini ve sıhhi rapor almasını zorunlu kılıyordu. Ayrıca, frengi, sarı verem, cüzam gibi bulaşıcı hastalıklara sahip olanlar ile halkın nefretini uyandıran cilt hastalığına sahip olanların meslek icra etmesine izin verilmemekteydi. Bu, gıda güvenliği açısından önemli bir önlem olarak değerlendiriliyordu.

Yeni düzenlemede ise, gıda üretim ve satış yerleri ile toplu tüketim yerlerinde çalışanların hijyen eğitimi alması gerektiği vurgulanıyor. İş yeri sahipleri ve işletenleri, çalışanlara gerekli hijyen eğitimlerini vermekle yükümlüdür. Ayrıca, bulaşıcı hastalığı olduğu belgelenenler ve rahatsız edici açık yarası veya cilt hastalığı bulunanlar, hastalıklarının iyileştiğine dair rapor alana kadar bu iş yerlerinde çalışamazlar. Çalışanların, hastalıkları hakkında işverene bilgi verme yükümlülüğü de bulunmaktadır.”

Ömer Fethi Gürer, bu düzenlemenin sağlık açısından ciddi bir risk oluşturduğunu belirtirken, özellikle yabancı uyruklu çalışanların büyük bir kısmının kayıt dışı olması nedeniyle denetimlerin yetersiz kaldığına dikkat çekti. Eski düzenlemenin sağlık güvenliğini sağlamada daha etkili olduğu vurgulanırken, yeni düzenlemenin uygulamada ne derece etkili olacağı sorgulanmaktadır.

Gürer, sağlık ve gıda güvenliği konusunda bu tür düzenlemelerin artırılması ve yapılan düzenlemenin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade ederek, gıda işletmelerindeki denetimlerin güçlendirilmesi gerektiğine dair çağrıda bulundu.

GIDA GÜVENLİĞİ İÇİN PORTÖR MUAYENELERİ YENİDEN UYGULANMALI

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, portör testi ve akciğer filmi üç ayda bir zorunlu kılınması gerektiğini, hijyen şartlarında üretimin sorunlu olduğunu, yabancı uyruklular dahil kayıt dışının arttığını, gıda işletmeleri ve yemek tüketilen iş yerlerinde çalışanlarda bu muayenelerin olası salgın hastalıkların önüne geçilmesini sağlayacağını ifade etti.

Ülkemize gelen göçmenlerin gıda işletmelerinde ve turizm sektöründe çalışmasının sağlık denetimlerini zorunlu kıldığını dile getiren Gürer, “Ekonomik sorunlar ve yokluk, hastalıkların gıda için de bir gerekçesi olmamalıdır.” diye konuştu.

YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Gürer, 1930 yılında yürürlüğe giren, ancak 2011 yılında kaldırılan portör muayenesi uygulamalarının yeniden getirilmesi gerektiğini vurguladı.

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer: “Gıda, milli güvenlik kadar önemlidir. Savaşların yaygınlaştığı, kuraklığın oluştuğu, mevsimsel değişimlerin yaşandığı bu süreçte üretimle ilgili sorunların yanı sıra tüketim ile ilgili sorunların da ortaya çıktığı görülmektedir. Bunun bir nedeni de ülkemize gelen 10 milyon civarındaki göçün gıda işletmelerinde, restoranlarda, turizm işletmelerinde çalışıyor olmasıdır. Bu kişilerin sağlıkları, orada tüketici olan herkesi ilgilendiriyor. Ekonomik anlamdaki sorunların yanı sıra göçle gelenlerin bedensel anlamda sağlık durumları, tetkik edilmesi gereken bir ihtiyaçtır. Yokluk ve yoksulluk da hastalıkların bir gerekçesi olarak tanımlanabilir. Onun için muayeneleri bir ihtiyaçtır. Bu nedenle, bir an önce içinde bulunduğumuz koşullar dikkate alınarak çalışılan alan gıdaya yönelikse, üretimde çalışanlara yeniden 1930 yılında yürürlükte olan uygulama tekrar getirilmelidir. Sağlıklı bir ürün aldığınızı varsayarak ya da sağlıklı bir ürün size sunulduğunu düşünerek, hiç ummadığınız bir biçimde kendi paranızla bir hastalığı da satın alma olasılığı yüksektir. Fırın gibi, lokanta gibi, restoran gibi umuma açık insanların üretimin içinde olduğu yerler mutlaka düzenlemeler gerektirir. ‘Ne olacak?’ dememeli; sorun oluşmadan bu süreci doğru yönetmek gerekir.” dedi.

 

  • Çankaya Gazetesi

    1984 yılında yayın hayatına başlayan ÇANKAYA GAZETESİ nin merkezi Ankara dır. Ender Yoldar' ın yönetiminde Atatürk İlke ve İnkılaplarına, Milli ve Manevi değerlere bağlı bağımsız ve tarafsız bir gazetedir.

    Related Posts

    ÇANKAYA BELEDİYESİ’NDEN GENÇ İSTİHDAMINA KATKI

    ÇANKAYA BELEDİYESİ’NDEN GENÇ İSTİHDAMINA KATKI:   İŞ GARANTİLİ ECZANE DESTEK PERSONELİ EĞİTİMİ   Çankaya Belediyesi, istihdama destek projesi kapsamında, Ankara Eczacı Odası iş birliği ile “Eczane Destek Personeli Eğitim Programı”…

    ANKARA KALESİ’NE HASSAS DOKUNUŞ

    ANKARA KALESİ’NE HASSAS DOKUNUŞ   SURLARDAKİ ÇATLAKLAR İÇİN AVRUPA’DAN ÖZEL ÜRETİM MALZEMELER GETİRİLDİ   Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB), Ankara Kalesi’nin tarihi dokusunu koruyarak geleceğe güvenle taşımak amacıyla, Avrupa’dan özel malzemelerle…

    You Missed

    ÇANKAYA BELEDİYESİ’NDEN GENÇ İSTİHDAMINA KATKI

    ÇANKAYA BELEDİYESİ’NDEN GENÇ İSTİHDAMINA KATKI

    ANKARA KALESİ’NE HASSAS DOKUNUŞ

    ANKARA KALESİ’NE HASSAS DOKUNUŞ

    Yılbaşı keyfi çerezler de cep yakıyor !

    Yılbaşı keyfi çerezler de cep yakıyor !

    Çalışmayan Emekli AÇ

    Çalışmayan Emekli AÇ

    “Sosyal çürüme”nin bir ayağı olan, uyuşturucuya karşı milli seferberlik başlatılmalı”

    “Sosyal çürüme”nin bir ayağı olan, uyuşturucuya karşı milli seferberlik başlatılmalı”

    ABB DEN İHTİYAÇ SAHİBİ ÇOCUKLARA SICAK DESTEK

    ABB DEN İHTİYAÇ SAHİBİ ÇOCUKLARA SICAK DESTEK