5 EKİM’İN TARİHTEKİ YERİ , ATATÜRK VE ANKARA
YAHYA AKSOY
“Ankara’nın ve Ankaralıların benim gönlümde müstesna bir yeri vardır.”
“Tüm dünyanın düşmanlığına karşı zaferle taçlandırdığı Kurtuluş Mücadelesi tarihinde ANKARA adı en aziz yeri koruyacaktır.” Gazi Mustafa Kemal
Atatürk
“Bütün ünlüler arasında ATATÜRK, en büyüğüne nail oldu.” Fransa Cumhurbaşkanı C.De Gaulle (25.10.1968)
“Atatürk, Bir Milletin Yeniden Doğuşu” eseri yazan İng. Yazar L.Kinross, “Bir çok dünya lideri Atatürk’ü kendilerine bir simge ve örnek olarak
almışlardır.” demektedir.
“Ben, 1919 yılı mayıs içinde Samsun’a çıktığım gün elimde, maddî hiçbir kuvvet yoktu. Yalnız büyük Türk Milleti’nin soyluluğundan doğan ve
benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevî bir kuvvet vardı. İşte ben bu ulusal kuvvete,Türk Milleti’ne güvenerek işe başladım… ”
19 Mayıs 1919 ‘da Samsun’a ayak basan Mustafa Kemal Paşa,arkadaşları ile birlikte ulusundan aldığı yüksek manevî kuvvetle ve ruhla,
Erzurum, Sivas Kongrelerini Temsil Heyeti ve halkın temsilcileri ile birlikte yaparak, çalışmalarını olgunlaştırdı ve Amasya genelgesi ile
yapılacak olanları halka duyurdu.
Ankara halkı ve yöneticileri, iş birliği içerisinde, Mustafa Kemal ve Heyet-i Temsiliye’nin Kurtuluş Savaşı ruhunu ve inancını yüreklerinde
hissediyorlardı. Gerekli hazırlıkları yaparak Sivas’a, Mustafa kemal Paşa’nın heyecanla beklenildiğini belirten bir telgraf çektiler.
22 Aralık 1919 ‘da Sivas’tan ayrılan Mustafa kemal Paşa ve arkadaşları , halkın sıcak ilgi ve coşkusu ile karşılanarak Kayseri,Kırşehir yoluyla
27 Aralık 1919’da Ankara’ya ulaştılar. Türkiye Cumhuriyetinin kalbi Ankara’dır.
“Ankara’ya gelişimizi 27 Aralık 1919 tarihli şu açık tebliğ ile her yere duyurduk.Sivas’tan Kayseri yoluyla Ankara’ya hareket eden Hey’et-i
Temsiliye, bütün yol boyunca ve Ankara’da büyük milletimizin çok sıcak ve içten gelen vatanseverlik gösterileri arasında, bugün şehre geldi.
Milletimizin gösterdiği bu birlik ve kararlılık örneği, memleketimizin geleceğine güven konusundaki inançları sarsılmaz bir şekilde güçlendirici
niteliktedir.Şimdilik, Hey’et-i Temsiliye’nin merkezi Ankara’dadır.
Saygılarımızı sunarız efendim. Hey’et-i Temsiliye namına(Temsilciler Kurulu)Mustafa Kemal”
Ankara halkı, muzaffer Gazi Mustafa Kemal’e, onun hayatı boyunca taşıdığı bir unvanı, “ANKARA HEMŞEHRİLİĞ ” ni vermiştir. Ankara’nın bu
yürekten tevcihi , M.Kemal’in 2 Ekim 1922 ‘de İzmir’den zafer dönüşünde kendisine bir mazbata halinde, Belediye Başkanlığınca arz olunmuştu.
G.M.Kemal, üç gün sonra (5 Ekimde 1922) aşağıda metnini koyduğumuz mektubu ile halka teşekkür etmiş ve Ankara’nın İstiklâl Savaşı’ndaki
müstesna yerini ifade etmiştir.
Ankara Belediyesi Vasıtasıyla Vatansever Ankara Halkına !
Beni , Ankara’nın yurtsever hemşehrileri arasına girmeye davet suretiyle beliren iltifatınıza en içten şükranımı bildiririm. Sevgili ulusumuzun
tüm bir dünyanın düşmanlığına karşı zaferle taçlandırdığı Kurtuluş Mücadelesi tarihinde ANKARA adı en aziz bir yeri koruyacaktır. Bu
mücadeleye ilk başladığımız sıralarda bizi kapsayan güçlüğün derecesi hepinizce bilinmektedir. Bazılarınca karşı konulması hemen hemen
olanaksız sanılan bu güçlükler karşısında sizler bir dakika duraksamadınız. ve üç yıl önce Sivas’tan Ankara’ya ayak bastığım zaman bir örneğini
geçen gün de göstermiş olduğunuz içten ve yürekten gösteri ile beni kollarınız arasına aldınız. O zaman gösterdiğiniz bu vatan cesareti
sayesinde yabancı müdahalesiyle İstanbul’da kapattırılmış olan Meclis-i Mebusan’ı daha geniş bir yetki ile ulusun şanına layık bir bağımsızlıkla
Ankara’da açmak nasip olmuştur.
İstanbul’da yabancı süngülerine dayananların dağıtıkları Meclis-i Mebusan ‘da, cesur Erzurum hemşehrilerimin fahri mebusluk sıfatını taşımakta
idim. Büyük Millet Meclisi için yeniden yapılan seçimde beni Ankara’dan üye seçmek suretiyle bu fahri sıfata ayrı bir yetki eklediniz. Büyük Millet
Meclisi sizin yüksek yakınlığınız sayesinde ,korkusuz kurtuluş mücadelesini sürdürebilmiştir…
Bundan ötürü ,ANKARA HEMŞEHRİLERİMİN ,BU VATAN KURTULUŞU MÜCADELESİNDE BİR ŞEREF PAYI VARDIR. Bu nedenle hemşehrilerimi, bir kardeş içtenliğiyle tebrik eder
ve bana karşı gösterdiğiniz kalpten sevgiye karşılık hepinizi kucaklarım.5 Ekim 1922 /ANKARA- Gazi Mustafa Kemal
Gazi Mustafa Kemal Atatürk,Tarihimizin en önemli bilgi ve belgelerinin yer aldığı SÖYLEV’ini şöyle bitirmekte:”…Uzun ve ayrıntılı sözlerim,en
sonunda tarihe mal olmuş bir çağın öyküsüdür.Bunda,ulusum için ve yarınki çocuklarımız için dikkat ve uyanıklık sağlayabilecek kimi noktalar
belirtebilmişsem kendimi mutlu sayacağım.Bu söylevimde,ulusal varlığı sona ermiş sayılan büyük Türk ulusunun, bağımsızlığını nasıl
kazandığını,bilim ve tekniğin en son verilerine dayanan ulusal ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştı. Bugün ulaştığımız sonuç,
yüzyıllardan beri çekilen ulusal yıkımların yarattığı uyanıklığın ve bu sevgili yurdun her köşesini sulayan kanların bedelidir. Bu sonucu, Türk
gençliğinin koruyuculuğuna bırakıyorum./ Ey Türk Gençliği! Birinci ödevin Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini sonsuza dek korumak ve
savunmaktır…”
Türkiye Cumhuriyeti’nin ebedi başkenti ve kalbi Ankara ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk bir bütün halinde dünyaya ilham veren önemli bir örnek
olarak insanlık tarihinde hep yücelerde yerini alacaktır.Dünya’nın gözde lideri Atatürk ‘ü ve silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyoruz.