Bilinçli olarak
depremlerden
nasıl korunmalıyız?…
Necdet Buluz
Soru şu:
Deprem bölgesine bilinçli bir şekilde nasıl yardım edebiliriz?
Öncelikle şunu söylemeliyiz:
Depremde geç kalmamak gerekiyor.
Yaşadığımız depremlerde geç kalınması ölü ve yaralı sayısının artmasına neden olmuştur.
Yardımları resmi kurumların, yetkililerle iş birliği içerisindeki sivil toplum kuruluşlarının, vakıf ve derneklerin, belediyelerin, valiliklerin kampanyaları aracılığıyla ulaştırmak ihtiyaç sahiplerine destek olmanın çok daha verimli bir yolu. Böylelikle yardımlar, deprem bölgesindeki yetkililerle koordine bir şekilde, doğru noktalara ulaşabilir.
Burada koordinasyonun önemi ortaya çıkıyor.
Kış şartlarında meydana gelen depremlerin yol açtığı büyük yıkım, dayanışmanın önemini bir kez daha vurguladı. Ülkenin, hatta dünyanın dört bir yanından insanlar depremzedelere yardım etmek istiyor. Peki, depremden etkilenen insanlara en verimli şekilde nasıl yardımcı olabiliriz?
Türkiye’yi sarsan Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası tüm ülke deprem bölgesine yardım göndermek için yollar alıyor. Uzmanlar bu yardımların bilinçli bir şekilde yapılması gerektiği konusunda uyarıda bulunuyor.
Kış şartlarında meydana gelen depremlerin yol açtığı büyük yıkım, dayanışmanın önemini bir kez daha vurguladı. Ülkenin, hatta dünyanın dört bir yanından insanlar depremzedelere yardım etmek istiyor. Peki, depremden etkilenen insanlara en verimli şekilde nasıl yardımcı olabiliriz?
Uzmanlar, deprem bölgesine özellikle ihtiyaç malzemeleri gibi ayni yardım göndermek için bireysel hareket edilmemesi gerektiği konusunda hemfikir. İyi niyetle ancak bilinçsizce yapılacak yardımların, ulaşım yollarını kapatarak ve böylelikle arama kurtarma faaliyetlerini sekteye uğratarak faydadan çok zarar verebileceği üzerinde duruluyor.
Ayrıca, herhangi bir yetkili kuruluşla ya da dernekle iletişime geçmeden bölgeye gidilmemesi gerektiği ifade ediliyor. Böyle bir durumda sahada görev alanların işleri zorlaşabilir.
Yardımları resmi kurumların, yetkililerle iş birliği içerisindeki sivil toplum kuruluşlarının, vakıf ve derneklerin, belediyelerin, valiliklerin kampanyaları aracılığıyla ulaştırmak ihtiyaç sahiplerine destek olmanın çok daha verimli bir yolu. Böylelikle yardımlar, deprem bölgesindeki yetkililerle koordine bir şekilde, doğru noktalara ulaşabilir.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) 10 ili etkileyen depremlerin ardından ayni bağışlar için illerde valiliklere, ilçelerde kaymakamlıklar bünyesindeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları ile tüm AFAD il müdürlüklerine başvurulabileceğini bildirdi.
AFAD ayrıca, ayni bağışlarda öncelikli kabul edilecek ihtiyaçlar listesine de yer verdi.
Özetleyelim:
Türkiye deprem bölgesinde yer alıyor. Biz depremi unutmaya çalışsak da depremler zaman zaman kendisini unutturmuyor.
Çoğu yerde irili ufaklı depremler oluyor.
Daha önce yazmış ve uyarmıştık:
Deprem bilincinin yayılması gerekiyor. Okullara depremden nasıl korunmalı derslerinin konulması artık kaçınılmaz görünüyor.
Uzmanlar, deprem bölgesine özellikle ihtiyaç malzemeleri gibi ayni yardım göndermek için bireysel hareket edilmemesi gerektiği konusunda ortak noktada buluşuyorlar.
Listede, “elektrikli ısıtıcı, büyük ve küçük tüp, odun ve kömür sobası, odun, cep ısıtıcı, powerbank, jeneratör, çocuk (1-5 yaş) ve erişkin mont, kadın ve erkek iç giyim, çorap, kadın ve erkek ayakkabı, kadın ve erkek polar, kadın ve erkek içlik, yağmurluk, panço, uyku tulumu, yastık, yatak ve nevresim takımı, tek kullanımlık tabak, bardak, çatal, kaşık, tava, su ısıtıcı, kavurma, barbunya, peynir konserve, çay, kahve, kaşar, peynir, su, ekmek ve hazır gıda.” yer aldı.
Alternatif olarak çoğu belediye de halihazırda deprem bölgesi için ayni yardım kampanyaları düzenliyor. Belediyelerin internet sitelerinden ihtiyaç listesi ve yardım toplama merkezleri hakkında bilgi alınabilir.
Bir uyarı: Destek verilecek kampanyanın ihtiyaç listesi dışına çıkmamaya özen gösterilmeli. Yardım kolilerine deprem bölgesine gönderilemeyecek (deniz şortu, kullanılmaz halde eşyalar vs.) malzemeler eklemek, yardım çalışanlarının işini zorlaştırarak mağduriyetin artmasına neden olabilir.