KÜRŞAD TÜZMEN: TOPLUMA, HALKA KARŞI KARAR ALINMAZ

ESKİ BAKAN TÜZMEN'DEN CAMİ YERİ AÇIKLAMASI…
KÜRŞAD TÜZMEN: TOPLUMA, HALKA KARŞI KARAR ALINMAZ
“SPOR YAPTIĞIMIZ, YÜZDÜĞÜMÜZ, KÜLTÜR VE SANATIN
YAPILDIĞI YERE İBADETHANE OLMAZ”
3. Uluslararası Açık Su Yüzme Yarışları için Kdz.Ereğli'ye gelen Devlet eski
Bakanı Kürşad Tüzmen, Kdz. Ereğli Belediyesi’nin karşı çıkmasına rağmen
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ısrarla yüzme yarışlarının da
yapıldığı sahildeki Amfi Tiyatro alanını kapsayan alana cami yapma kararına
karşı çıktı. ‘Topluma ve halka karşı karar alınmaz’ diyen Bakan Tüzmen, “Burada
belediye meclisinin kararına uyulmadan tutup sadece Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı’nın kararıyla bu iş tepeden yapılacaksa o zaman bir daha biz bu
etkinliklerimizi nerede yapacağız. Spor nerede olacak, sanat etkinlikleri nerede
olacak, bunların da hesaplanması lazım. Halka rağmen siyaset herkese zarar
verir, sadece bir kişiye değil. Doğru olanı doğru yere yapmak lazım. Kimsenin
tepkisini almadan vatandaş ne istiyorsa ona uygun yapalım. Siyasi bir
inatlaşmanın kimseye yararı olmadığını düşünüyorum” dedi. Belediye Başkanı
Halil Posbıyık da baskı ve zulüm gördüklerini belirtti.
3. Uluslararası Açık Su Yüzme Yarışlarında dereceye girenlere plaketleri verildi. Yarışlar
için Kdz.Ereğli'ye gelen Devlet eski Bakanı Kürşad Tüzmen 5 kilometrelik parkuru yaş
kategorisinde ilk sırada tamamladı.
Ödülünü Belediye Başkanı Halil Posbıyık ve eşi Neriman Posbıyık’ın elinden alan Bakan
Tüzmen, Ereğli sahiline yapılması hedeflenen cami ile ilgili olarak ve Erdemir’in etrafına
saçtığı kirlilik hakkında açıklamalarda bulundu.
-ERDEMİR, BELEDİYEYE YARDIM ETMELİ-
Tüzmen, şunları söyledi:
"Türkiye’nin ve dünyanın en güzel yerlerinden birisi Kdz. Ereğli. Başkanımız Halil Posbıyık,
25 senedir belediye başkanlığı yapıyor. Halkın sevdiği bir insan, herkesle beraber siyaset
yapıyor. Ben yüzerken sağ kulaçı attığım zaman Türk Bayrağı ve güzel tepeler gördüm,
sol kulacı attığım zaman son derece değerli Türkiye’nin en büyük ihracatçılarından
ERDEMİR’i görerek yüzdüm. İkisi şehri tamamlıyor. Burada son derece güzel bir alt yapı
var, bir sanayi kümeleşmesi var, turizm kümeleşmesi var ancak yüzerken duyduğum
hidrojen sülfür kokusu da var. Bu kirliliği yaratan ERDEMİR’in belediyeye yardımcı olması

lazım. 3 bin metre koşanlar göremedi ama 5 bin metre koşanlar gördü, açıkta su
masmavi, cam gibi. Bize yakışan turkuaz renkler. Türk kıyılarının renginde.
-TOPLUMA VE HALKA KARŞI KARAR ALINMAZ-
Bir dalga, hiçbir zaman diğer dalganın aynısı değildir. Bir dalganın sesi, diğer dalganın
sesiyle aynı değildir. Allah’ın yarattığı bir şey bu. Biz yüzerken aynı zamanda ibadetimizi
de yapıyoruz. Burada yüzenlerin de Allah'ın her yarattığı dalganın birbirinden farklı
olduğunu, aynı parmak izlerimiz gibi, Allah'ın yarattığı dalganın sesinin de birbirinden
farklı olduğunu, kumda, kıyıda bıraktığı izin de farklı olduğunu anlayarak onlar da ibadet
yaparlar. Bunu geniş anlamda düşünmek lazım. 7 milyar insan hepsi birbirinden farklı.
Bunlar bizim kendi dinimize sahip çıkmamızı sağlıyor. Ancak biz spor yaparken bizim bu
spor etkinliğimizin yapıldığı alanın, gerekçesi ne olursa olsun ibadet alanına çevrilmesi
bizim bu spor etkinliklerimizin yapılamaması anlamına gelir. Şimdi topluma karşı karar
alınmaz, halka karşı karar alınmaz. Alınsa da uzun süreli olmaz. Spor ve sanat siyaset
üstüdür. Siyaset altta halkla beraber olmaktır. Tabi ki doğru siyaset. Üzerine spor
eklersiniz, sanat en üstündedir. Sporu ve sanatı karşınıza aldığınız zaman aslında halkı
besleyen ana damarları kurutmuş olursunuz. Tabi ki ibadethaneye ihtiyaç varsa yapılsın
ama ben eminim ki belediyemiz çok daha uygun bir yer gösterecektir. Burada belediye
meclisinin kararına uyulmadan tutup sadece Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın kararıyla bu
iş tepeden yapılacaksa o zaman bir daha biz bu etkinliklerimizi nerede yapacağız. Spor
nerede olacak, sanat etkinlikleri nerede olacak, bunların da hesaplanması lazım. Halka
rağmen siyaset herkese zarar verir, sadece bir kişiye değil. Doğru olanı doğru yere
yapmak lazım. Kimsenin tepkisini almadan vatandaş ne istiyorsa ona uygun yapalım.
Siyasi bir inatlaşmanın kimseye yararı olmadığını düşünüyorum. Bakacağım ben de
ilgileneceğim, ben de elimden geleni yapmaya çalışacağım.
Bize bu imkanı hazırlayan, çok güzel misafirperverliğini yapan Kdz. Ereğli’nin değerli
Başkanı Halil Posbıyık başta olmak üzere tüm belediye çalışanlarına teşekkür ederim.”
POSBIYIK: BASKI VE ZULÜM GÖRÜYORUZ
Belediye Başkanı Halil Posbıyık da konuşmasında şunları söyledi:
“Sayın Bakanım 2 önemli konuya parmak bastınız. Bizim konularımıza parmak basan yok
burada, sadece zulüm var. Birinci konu, denizdeki kirlilik ERDEMİR’e ait kirlilik. Bizim
derin deşarjımız var. Bize yardım ediyorlar mı, hayır. Hatta biraz daha Ereğli halkından
tırtıklamaya çalışıyorlar. Diğer konu, bu yarışları yaptığımız alana amfi tiyatroyu da
kaldırarak cami yapmaya karar verdiler. İtiraz ettik, bir kalemde itirazları sildiler, devam
edeceğiz, dediler. Halk istemiyor, isteyen Üsküdar’da bir hoca efendi varmış. Sayın
Cumhurbaşkanımızın da hocasıymış Mustafa bey diye biri. O geliyor, buralarda geziyor ve
karar alıyor. Ama Ereğli halkının, 118 bin insanın kararını dinlemiyorlar. Parası olan da,
olmayan da bu sahilde nefes alıyor. Çay içecek parası yoksa bile 3 kilometreyi yürür,
kendini rahatlatır. İbadethanenin olduğu yerde insanlar rahat giyinir, rahat hareket
edebilir mi? Şortlu insanlar geçebilir mi oradan. Festival yaptık daha yeni. 1 milyon kişi
vardı alanda. Festivalleri de yapamayacağım. Yüzme yarışlarını yapamayacağım. Amfi
tiyatroda kültür, sanat etkinlikleri yapamayacağım. Yazık günahtır bu kente. 8 tane yer
gösterdim onlara. En güzel yerlerde, çok büyük araziler. Projesini de belediye olarak biz
yapalım dedim. Caminin yapımına da yardım edelim ama bırakın bizim boğazımızı
sıkmayı. Boğazımızı sıkıyorlar, boğmaya çalışıyorlar, haykırıyoruz bizi kimse duymuyor. “