-ASRIN HASTALIĞI-

 Nevzat AKSOY

   Değerli okuyucularımız,

    Bu vatan hepimizin.Bu vatan için ayrımız ve

gayrımız yok ve asla olmamalıdır.Asıl amaç ve

gaye dün olduğu gibi, bugünde milli birlik ve

beraberlik ülküsü ve şuuruyla, ecdatlarımızın bizlere emanet bıraktığı bu kutlu vatanda, hep

beraber ülkemiz ve milletimizin bekası için, bu vatanın kölesi olmalıyız.

Ama gel gör ki zaman hiç de-

ğişmediği halde, insanlarımız çok değişti.Bu değişimin adı,iklimi maddiyat oldu.Şimdi maddiyat ikliminde yaşıyoruz.Gecemiz, gün-

düzümüz, hatta rüyalarımızda bile maddiyatla

yatıp kalkıyoruz.

Aslında buna asrın hastalığı

dersek umarım yanılmış sayılmayız.Bu maddi-

yatçı hastalık öğle dünyamızı ve insanlığı ku-

şatmış ki, paranın ve maddiyatın kölesi, bir dünya ve insanlık çağının en üst sınırını yaşıyo-

ruz.

      Ne yazık ki korktuğumuz başımıza geldi.Bu

çağımızın hastalığı dediğimiz bu maddiyatçı

zihniyet, dallanıp budaklanarak, hayat ve ya-

şantılarımızın her evresini esir aldı.Bedenimiz,

aklımız, kalbimiz, duyu organlarımız sanki iflas

etmiş, tek ilacı para  ve maddiyat olmuş.Beden

akıl, kalp kirlenince, temiz bir dünya, adil bir

yönetim, merhametli ve vicdanlı bir insanlık ve nesil beklenebilr mi? Elbetteki beklenmez. Bir zamanların hak ve adalet  ve insanlığın bir

güneş gibi dünyamız ve insanlığı ısıtan, hayat

ve yaşamın can damarı, bu gün bu asrın has-

talığı para ve maddiyatçı hırs ve anlayışa yerini

bıraktı.Artık dünyamızın ve insanlığın anahtarı,

para ve maddiyata endeksli bir anlayış ve dü-

zenin elinde.

         Bugün günümüzde dünya ülkeleri ve ül-

mizde, yaşanan küresel ekonomik dalgalan-

ma ve yüksek enflasyon ateşinin korlanması,

tamamıyla gayeden sapma ve yönetimi amaç-

tan ziyade araç olarak kullanma zihniyeti ve

anlayışında aranmalıdır.Tamamıyla bizler bu-

gün maddiyatçı, bir anlayışın birer kurbanları-

yız.Bugün eğer ülkemin insanı geçinemiyor,

aş, işle buluşamıyorsa bu bir vebaldir.Aslında

bizim sihirli bir güce ihtiyacımız yok.Bizi yöne-

tenler için, maddiyatçılıktan canı gönülden hizmet moduna, yönetilenlerden de çıkar ve

menfaati bırakıp, yönetilmeyi hak edecek te-

baya dümen çevirmesi bir nevi bu asrın hasta-

ğı dediğimiz para ve maddiyatçı iklimini, şifa

iklimine çevirebilir..

Parası olup, değeri olmayan insanlar,

değeri olup parası olmayan insanların hayat anlayışını değiştirdi..

Artık slogan belli..

Paranın satın alamayacağı şey yoktur.

Şahsi menfaat için insanların satamayacağı bir değer kalmadı maalesef.

Ama az paraya, ama çok paraya..

Bazen paraya, bazen makam mevkiye..

Kazanmak için satanlar !

Aslında tamamen kaybettiklerini farketmiyorlar çoğu zaman..

Kimileri de farkettiği halde satıyor.

Sureti haktan görünüp,

Sizden köpeğinizi isteyen çok olacak.

Bugünlerde fazlasıyla olduğu gibi.

Ne köpeğinizi satın, ne de başkasının köpeğine göz koyun..

Çünkü değerlerini para için satanlar, sattıkları kişinin köpeği olmaktan,

başka işe yaramazlar..

Paranın açamayacağı kapı yok diyenler,

Aslında ! para için her şeyi yaparım diyenlerdir…

Saygı ve sevgilerimle