NEŞİDELER NEŞİDESİ
(Ezgiler Ezgisi)
Ferruh Sidar
Düşünsel derinliklerin rüzgârında savruluyorken; kişinin içine düştüğü yalnızlık,
sonra durulmanın getirisiyle akılda ve yürekte biçilen kutsal rolü -bir giysi gibi- özlem
duyulan sevgiliye giydirme arzusu. Ve de yakılan sevgi ateşiyle gelen aydınlık…
Şair Yazar Turan Alptekin’in Neşideler Neşidesi adlı kitabına dayanarak yapmaya
çalıştığım yukarıdaki değerlendirme eserin omurgasını oluşturuyor. Eşine ithaf ettiği
kısa şiiriyle de zaten, bu bakış açısını şair, olumluyor adeta.
“Yalnızlık…/ Özleyiş…/ Ve sonsuz aydınlık…
Dalga dalga, işte/ Hiç bilmediğin limanlarımdan/Güçlükle getirdiğim
hazine…”Turan Alptekin, Kral Süleyman’ın yazdığı kabul edilen Neşideler Neşidesi’nin
büyülü alanlarından esinlenerek Yeruşalim’i anlatıyor kendi penceresinden.
Kudüs ve çevresine gidip gitmediğini bilmediğim Turan hocanın ilginç
betimlemeleri var bölgeye dair.
“Tanrı’nın gölgesinde Süleyman’ın hüküm sürdüğü/ Ülkeden geçtim ben/
Dinleyin, Yeruşalim’i anlatacağım/ Dinleyin” diye ilk bölümün 4 ve 5. Satırında,
ikinci bölüm için, kapı aralıyor üstat. Ve Kral Süleyman’ın Neşideler Neşidesi’ndeki
rüzgâra vererek sırtını onlarca satır iliştiriyor sarı sayfalara.
İki ve üçüncü bölümde Yeruşalim tanımlanırken Kral Süleyman’a ilişkin bir
hikâyecik, Heşbon havuzları, Lübnan ağaçları, kına çiçeği, Kral Süleyman’ın ayrıcalığı,
güvercinler, sevgi gibi temalar işlenirken, dördüncü bölümde, Kral Süleyman’ın
olgulara dair cariyesinin dilinden aktardığı “zaman bakımından gerçekleşmiş” kimi
şeyleri de katarak, üstat, gerçekleşmesini umduğu şeyleri yine zamansal açıdan
sıralıyor uzun uzadıya.
“Vadiyi yemyeşil görmem için asma tomurcuk verdi mi/
Narlar çiçek açtı mı/ Çiçek kokusunu yayıyor mu? ” diye örneğin, pek çok soru
soruyor. Kral Süleyman ise cariyesinin ağzından şöyle demişti;
Sevgilim, güzelim, kalk da gel/ Çünkü işte kış geçti/ Yağmurlar geçip
gitti/ Yerde çiçekler görünüyor/Terennümün vakti geldi/ Ve diyarımızda
kumrunun sesi işitildi;/ İncir ağacı ham incirini yetiştirmede/ Asmalar da
çiçekleniyor/ Güzel kokular saçmaktalar…
Beşinci bölüme gelince, öykü özünün anlaşıldığı varsayımından hareketle sevgi ve
bilginin kaynağı simgesiyle herkes Kral Süleyman’ın sarayına; öğreti içeren ışıklı
odalarına davet ediliyor. Bu bölümle birlikte, “Yaratılışımız bilmek için,
ölümümüz bilmek içindir,” vurgusuyla bitiyor şiir
Daha çok araştırma ve incelemeleriyle tanınan Turan Alptekin (1933-2019)
.
Neşideler Neşidesi adlı şiir kitabını yayımladığı yıl; 24 Ekim 1975 günü ziyaretine
gittiğim İç Cebeci’deki evinde imzalamıştı…
Işıklar içinde yatsın.
Ferruh SİDAR