Aşıya güvenelim…
Necdet Buluz
Pandemi ile mücadelede şu anda elimizde bulunan en büyük silah aşıdır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve dünyadaki bilim insanları bu konuda çağrıda bulunuyor “Mutlaka aşı yaptırın” diyor.
Biz, görüşümüzü hemen yansıtalım ve “aşıya güvenelim” diyoruz.
Türkiye’de şu anda aşı var. Ancak aşılamada sıkıntı sürüyor. Özellikle Doğu ve Güneydoğu illerimizde kulaktan dolma olumsuz sözlerle aşı olmaktan kaçanların bulunduğu ifade ediliyor. Kadınların önemli birbölümü “Kısırlık yapar” endişesi taşıyor.
Türkiye’de Corona virüsü vaka sayıları artmaya devam ediyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bu satırlar yazılırken yaptığı açıklamada ilk doz aşısını yaptırmayanların sayısının 22 milyon 344 bin 407 olduğunu söyledi.
Bilim Kurulu üyeleri ile bilim insanları da herkesi mutlaka aşı olmaya çağıran açıklamalar yapıyor.
Salgının aşı olmayanlar arasında hızla yayılmaya devam ettiğini belirten uzmanlar, hastanede yatan hastaların büyük çoğunluğunun ya tek doz aşı olan ya da hiç olmayanlardan oluştuğuna dikkat çekiyor.
Peki bu tartışmaların gölgesinde İstanbul’da halk aşıya nasıl bakıyor? Aşıya güveniyor ve ilgi gösteriyor mu? VOA Türkçe, İstanbullular’ın konu hakkındaki görüşlerini aldı. Burada bu konuda görüş bildirenlerden bazılarına yer açıyoruz:
Üniversite öğrencisi Semih Çetin, “Aşı olduğumuzda genetiğimizle oynayabilirler ve benzeri başka hastalıklar ortaya çıkabilir. Şüpheli baktığım için olmak istemiyorum. Eğer maske, mesafe gibi tedbirlere uyarsak, zamanla salgının düzeleceğini inanıyorum” dedi.
Özel bir şirkette mühendis olarak çalışan Hakan Semih Yaşurgan, Türkiye’de herkesin her şeye karşı önyargılı yaklaştığını söyledi:
“İnsanımız, aşı olsun Corona virüsü olsun dünya genelinde yapılan herhangi bir şeye önyargılı davranıyor. Ben aşı olacağım, herkesin de aşı olması gerekiyor. Bu kötü bir şey değil sonuçta. Pandemi sürecindeyiz ve insanların bu hastalıktan kurtulmasının tek yolu belki de bu aşı. Hayat, maske takarak devam etmez.”
Emekli Ahmet Metin, herkesin aşı olması durumunda Delta varyantının etkili olamayacağına inanıyor:
“Aşıya karşı değilim. Bugün üçüncü dozu oldum, herkesin de olmasını isterim. Sağlığımız için bir an önce Corona virüsün yok olmasını candan istiyorum. Bütün vatandaşlarımız aşılarını olursa delta salgınından kurtulmuş oluruz. Eğer aşımızı olmazsak maalesef eski günlere döneriz.”
Melike Avşar, aşı konusunda tutarlı açıklamaların yapılmaması nedeniyle aşıya güvenmediğini kaydetti. Avşar, “Aşı olmadım, olmayı da düşünmüyorum. Yapılan açıklamalara hiçbir şekilde güvenmiyorum. Çünkü tutarlı bir açıklama yok. Mesela bir hafta önce bilimadamları yeni bir aşı üretileceğini söylüyor. Sürekli bir aşı üretiliyor. Bizi şu anda denek olarak kullandıklarını düşünüyorum. Türk insanı denek mi? Madem yeni bir aşı üretiliyor biz neden bir önceki aşıyı oluyoruz. Böyle olunca güvenemiyorsunuz” diye konuştu.
Özel bir işletmede çalışan Furkan Şahin, aşıyla ilgili söylentilerden dolayı aşı olmayacağını belirtti:
“Ben aşı olmadım. Çünkü kısır yapıyor, vs diye çok söylentiler var. Bu söylentilerle alakalı kimse de doğru düzgün açıklama yapmıyor. Bu nedenle aşı olmayacağım.”
Üniversiteden yeni mezun olan Fatih Emre Ufacıkkıran aşıya şüpheyle bakanlardan. Aşının içinde ne olduğunun bilinmediğini söyleyen Ufacıkkıran, “Ben mecburen aşı yaptırdım. Çünkü mezuniyet törenimde aşı zorunluluğu vardı. Gönül, aşının herkesin kendi tercihine bırakılmasını isterdi ama maalesef böyle bir imkan olmayacak. Yarın öbür gün seyahatlerde, sinemalarda, toplumsal alanlarda hepimize aşı zorunlu kılınacak. Bence bu hastalığın çözümü biliniyor ama gizleniyor. Aşıların içinde ne olduğunu bilmiyoruz, belki de içinde bir grip aşısı var. Sosyal medyada aşı yapılan kola metal şeyler yapıştırıldığını görüyoruz. Bunlara çip diyorlar, sim kartı diyorlar” ifadelerini kullandı.
Son bir not:
Şu an için aşı olmayanların çoğunluğu, “Yerli aşıyı bekliyoruz. Yerli aşı uygulanması ile aşı olacağız” diyor.