Okulların açılmasının planlandığı eylül ayının ikinci yarısında kapalı mekanlara girişlerde PCR testi zorunluluğu ve aşılı-aşısız ayrımı gibi yaptırımların gelmesi için bir çalışma başlatıldı.Başta Fransa olmak üzere Avrupa nın bir çok ülkesinde Aşı olmayanlar için uygulanan yasaklarda yoğunlaştı.
Ülkemizde de aşı olamayanlar için bir dizi uygulamaya geçilmesi için ilk adım atılıyor. Bu konuda milli eğitim ve sağlık bakanlıkları ile Bilim Kurulu’nun ortak görüş oluşturduğu, üniversite için yapılan planlamanın ilk ve orta öğretim için de uygulanacağı belirtildi.
Buna göre sonbaharda yeni kısıtlamalar veya sokak yasakları düşünülmüyor, ancak ekim-kasım aylarında sosyal alanların, okulların, kamu binalarının ve işyerlerinin kapalı mekanlarının aşılı ve aşısızlar için nasıl kullanılacağına dair kurallar yetkililerce listelenecek.
Yetkililerin eylülün ikinci yarısından itibaren büyük şehirlere göçün tamamlanacağından yola çıkarak, okulların açılmasından önceki bu hareketliliğin sonucuna bakılacağı belirtildi. Vaka sayısındaki değişiklik ve sağlık kuruluşlarının yoğun bakım ünitelerindeki doluluk oranlarına göre yeni değerlendirmelerin yapılacağı kaydedildi.
Okulların açılacağı tarihe kadar vaka sayısının 30 bini aşacağı ve dalgalanmanın durumuna göre planların revize edileceği ifade edildi.
Yüz yüze eğitim konusundaki hazırlıkların daha önceden başladığı üniversitelerde ise aşı yaptırmamış öğrenciler için PCR testi veya online eğitim gibi seçenekler tartışılıyor.
3 milyon 300 bin kamu çalışanının kapalı mekan çalışma düzenine geçişi sonrasında uygulanacak kurallar da ayrıca belirlenecek. Sosyal mekanlarda olduğu gibi bu çalışanlar için de ücretsiz PCR testinin zorunlu tutulacağı ve bu testlerin iki günde bir tekrarlanacağı ifade ediliyor.
Daha önce, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sinema, tiyatro, şehirlerarası otobüs, uçak gibi insanların yan yana oturduğu yerlerde, Covid-19 aşısı olmayanlardan PCR testi istenebileceğini söylemişti.