Afgan göçü için
önlem…
Necdet Buluz
Geçenlerde Afganistan ile ilgili bir yazı yazmış ve “Şimdi de Afgan göçü” demiştik. Van üzerinden ülkemize Afgan göçmeninin gelmeye başladığına dikkat çekmiştik.
Taliban güçlerinin son aylarda Afganistan’daki ilerleyişi ülkedeki göç hareketlerini de arttırdı. Taliban tarafından yapılan açıklamada “Ülkenin 3’te ikisini kontrol altına aldık” denildi.
Taliban’dan korkan ve canını kurtarmak isteyen özellikle üst düzey memura Tacik, Özbek ve Türkmen ağırlıklı olmak üzere binlerce Afganistan vatandaşı, komşu ülkelere ulaşmaya çalışıyor.
Türkiye de uzun yıllardır Afgan göçmenlerin ulaşmaya çalıştığı ülkeler arasında yer alıyor.
Afgan göçmenler ağırlıklı kısmını yürüyerek geçirdikleri yaklaşık bir aylık bir yolculuktan sonra İran üzerinden Türkiye’ye ulaşıyor.
Ülkelerinden kaçan göçmenler, Türkiye’ye gelene kadar kaçakçılara 1000 ila 4000 dolar para ödüyor.
Türk güvenlik güçleri son dört yılda 400 bine yakın Afganistan uyruklu kişiyi yasadığı giriş yaptığı gerekçesiyle yakaladı.
Afganistan, 2011 yılında iç savaşın başlamasıyla Türkiye’ye düzensiz göçmen akışında liderliği elinde bulunduran Suriye’yi, 2018’den beri geçmiş durumda. Son dört yılda Türkiye’ye yönelik en fazla düzensiz göçün yapıldığı ülke Afganistan.
2018’de 100 bin 841, 2019’da 201 bin 437, 2020’de de 50 bin 161, bu yıl da 7 Temmuz itibariyle 25 bin 643 Afgan uyruklu düzensiz göçmen, Türk güvenlik güçlerince yakalandı.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği verilerine göre, 2020 yılı itibariyle Türkiye’de uluslararası koruma altında 116 bin 400 Afgan göçmen bulunuyor.
Ancak uzmanlar Türkiye’deki göçmen sayısının bu sayının üstünde olduğunu vurguluyor.
Son günlerde Afganistan’dan Türkiye’ye yönelik düzensiz göç hareketlerinin hızlandığını gösteren fotoğraf ve videoların özellikle sosyal medyada paylaşılması üzerine İçişleri Bakanlığı da Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı imzasıyla bir açıklama yayınladı.
Çataklı öncelikle sosyal medyada yer alan görüntülerin bazılarının Türkiye’yle ilgili olmadığını açıkladı.
İçişleri Bakan Yardımcısı Çataklı’nın açıklamaları şöyle:
“Bu videoların bir kısmının İran içlerinden, bir kısmının İran – Afganistan sınırından, hatta bir kısmının Afganistan – Tacikistan sınırından olduğu bile görülmektedir. Bu videolarla, sınır güvenliğinin olmadığına ve düzensiz göçmenlerin ülkemiz içerisinde istedikleri şekilde dolaşabildiklerine dair kamuoyunda algı oluşturulmaya çalışıldığı aşikârdır. Bir takım çevrelerce kasıtlı olarak kışkırtma içerikli videolar yoluyla kamuoyunda oluşturulmak istenen algının aksine bütün birimlerimiz tarafından düzensiz göçün önlenmesi amacıyla tüm imkân ve kabiliyetler kullanılmak suretiyle, gerekli tedbirler en üst düzeyde alınmaktadır. 54 km’lik Iğdır-İran sınırının tamamı, 84 km’lik Ağrı-İran sınırının 82 km’si ve 121 km’lik Hakkari-İran sınırının 13 km’sinde olmak üzere toplam 149 km’lik kısımda güvenlik duvarı ve devriye yolu çalışmaları tamamlanmıştır. Hakkari-İran sınır hattının 30 km’lik kısmında güvenlik duvarı ve devriye yolu inşa çalışmalarıysa halen devam etmektedir. Van-İran sınır hattının ilk etabı olarak 63 km’lik kısımda, güvenlik duvarı ve devriye yolu yapım çalışmalarına 2021 yılında başlanılmıştır. Iğdır-İran sınırının tamamında ve Ağrı-İran sınırının 25 km’lik kısmında sınır aydınlatma çalışmaları tamamlanmıştır.”
Türkiye’nin düzensiz göçü kaynağında önlemeye yönelik uluslararası mekanizmaların güçlendirilmesine önem verdiğinin altını çizen İsmail Çataklı, hem sınır güvenlik tedbirlerinin arttırılmasına hem de sınır dışı ve geri gönderme kapasitesinin yükseltilmesine ağırlık verildiğini söyledi.
Türkiye düzensiz göçün önlenmesi için bir yandan doğu ve güneydoğu sınırlarına güvenlik duvarı örmeye çalışırken diğer yandan da devriye yolu çalışmalarını ilerletiyor.
Türkiye ayrıca 560 kilometrelik İran sınırını daha iyi denetlemek için Avrupa Birliği’yle ortak olarak yürüttüğü, 108 milyon Euro bütçeli Elektro-Optik Kule Projesi kapsamında 141 gözetleme ve 109 haberleşme kulesi, 85 komuta kontrol merkezi ve 329 adet kablosuz sensor seti kurma çalışmalarını da sürdürüyor.
Özetleyelim:
Görebildiğimiz kadarı ile Türkiye, Suriye’deki göçmen hatasından büyük ders almışa benziyor. Aynı hataların yinelenmemesi için de gerekli önlemler alınıyor. Zaten böyle olması da gerekliydi.