GAZETECİLER GÜNÜ KUTLU OLSUN
YAHY AKSOY
Dünya ve insanlık tarihi, düşler,düşünceler ve fikirlerle yüklüdür ve bunlarla anlam kazanmaktadır.
İnsanlar mesleklerine göre gruplara ayrılırlar.Kimileri kendileri için ve kimileri de toplum için
çalışmaktadırlar. Gazeteciler bu son gruba dahil edilirler.
Toplumun ortak duygusu, düşünceleri ve fikirleri vardır. Milletin birlik ve beraberliğinde ortak sesi
basındır. Basın sayesinde toplumlar dünyada tanıtılır. Yerelden evrensele taşınır.
İnsanlığın evrensel sesi olan basın için Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk, ” Bir milletin mutluluk hedefi
olan ortak doğrultuda yürümesini teminde, basın başlı başına bir kuvvet, bir okul ve bir rehberdir .
Bilimsel ve toplumsal eleştiriler için kimsenin bir şey demeye hakkı yoktur. Kişisel eleştirler de haklı
noktalara yöneltilmiş olmalıdır. Gazetelerden korkmamak gerekir. Gazeteler yürürlükteki yasalar
çerçevesinde özgürdür.”demiştir.
Görevlerin doğru yapılmasında, halkın yönetimi denetim ve kontrolünde basın en büyük araçtır,
rehberdir. Olaylar karşısında toplum adına , bilgiler, belgeler ve düşünceler sergileyen basın halkın
ortak aynasıdır. Tüm gerçekler bu aynaya yansıtılır.
Demokrasinin gelişmesi ve yükselmesi için Cumhuriyetin etrafında “çelikten bir kale” meydana
getilmesinde milletin vicdanının ortak sesi olan basının öncelikli ve önemli görevi bulunmaktadır.
212 sayılı Yasanın bazı hükümlerini değiştiren 5953 sayılı yasa ile , basın mesleğinde işverenlerle
basında çalışanlar arasındaki münasebetler tanzim edilmiştir. Daha sonra 10 Ocak 1961 ‘de yürürlüğe
giren hükümlerle basın çalışanları ile iş verenler arasında sözleşmelerin yazılı olarak tanzimi yer almış
ve basın çalışanlarına bazı sosyal haklar tanınmıştır.
10 Ocak 1961 tarihinden itibaren , 10 ocak günü Türkiye’ye özgü olarak “Çalışan Gazeteciler Günü”
kabul edilmiş ve kutlanmaya başlanmıştır. Tüm gazetecilerin ve gazete çalışanlarının günü kutlu olsun.
Gönüller ve kalemler umutla dolsun.