Haklı davamızdan ödün vermeden…

Haklı davamızdan ödün

vermeden…

Necdet Buluz

Türk Silahlık Kuvvetleri (TSK)’nın Kuzey Suriye’de Fırat’ın doğusundaki terörist gruplara karşı başlattığı haklı saldırıda Türkiye’yi haklı bulan da haksız bulan da var. Özellikle bugüne kadar PKK/ PYD’ye destek veren ülkeler şimdi kalkmış Türkiye için “işgalci” sözcüğünü ediyor.

Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna düzenlediği harekat dünyanın en önemli gündem maddesi haline geldi. Operasyonu Macaristan, İspanya, Katar, ve KKTC desteklerken; ABD ve İran dahil birçok ülke harekata destek vermedi.

Geçtiğimiz Salı günü hazırlanan ve AB üyesi 27 ülke tarafından imzalanan metne Macaristan hiçbir gerekçe göstermeden imza atmadı. Salı günü hazırlanan ve çarşamba günü AB üyesi 28 ülkenin imzası ile yayınlanması planlanan bildiri Macaristan’ın veto etmesi nedeni ile gecikti. Macaristan vetosuna gerekçe olarak “ülkeler sınırlarını savunabilir” dedi.

İspanya NATO Delagasyonu, 7 Ekim’de operasyon hakkında yaptığı paylaşımda “Türkiye’ye destek, ittifakın sınırındaki krizde gerilimin düşürülmesine katkı sağlamayı amaçlıyor” ifadelerini kullandı.

Katar lideri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani, operasyonun başlamasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde desteklerini iletti.

KKTC Başbakanı Ersin Tatar, Barış Pınarı Harekatı’na ilişkin yaptığı açıklamada, “Anavatan Türkiye’nin kendisine ve dünya barışına yönelik terör tehdidini ortadan kaldırmak, Suriye’de güvenli bölge oluşturmak için düzenlediği ‘Barış Pınarı’ askeri harekatı başlamıştır. Kıbrıs Türk halkı daima olduğu gibi Türkiye’mizin yanındadır. Dualarımız Mehmetçiğimiz, ordumuz içindir. Biz başarılı olunacağından Suriye’nin toprak bütünlüğü sağlanarak bölgeye barışın getirileceğinden eminiz. Allah, Türkiye’mizin yardımcısı olsun” ifadelerini kullandı.

AB ise yine bildiğini okuyor. Fırat’ın doğusunda YPG’ye karşı başlatılan harekat birçok ülkeyi rahatsız etti. Trump’ın kafa karıştıran mesajlar ile birlikte ABD operasyona destek vermiyor. Avrupa Birliği’nden operasyonu durdurun çağrısı geldi.

Türkiye’ye karşı olan ülkeler içinde bazıları var ki, şaşırmamak mümkün değil. Şu çok iyi bilinmelidir: Haklı davamızdan ödün vermeden terör koridorunu dümdüz edeceğiz ve Türkiye’nin güvenliğinin her şeyden önce geldiğini bütün dünyaya ilan edeceğiz.

Fransa ve İngiltere, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni toplantıya çağırdılar. Uğruna yas ilân ettiğimiz Suudi Arabistan, Türkiye’yi kınadı. Mısır, Arap Birliği’ni Türkiye’ye karşı toplantıya çağırdı. En şaşırtıcı olanı ise Filistin oldu. Filistin harekat sebebiyle Türkiye’yi kınadı. Türkiye’ye destek çıkmayan ülkeler listesinde İsveç, Almanya, Fransa, Hollanda, Kanada, Danimarka, İran ve Finlandiya’da bulunuyor.

Rusya, Barış Pınarı Harekatı’nda taraf olmayacağını açıkladı. Rus senatör Vladimir Cabarov, Rusya’nın Türkiye ve Suriye arasındaki çatışmaya dahil olmayacağını, Rus ordusunun Suriye’deki başka bir amaç için bulunduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan operasyon için işgal ifadesini kullanan Avrupa ülkelerini uyararak ”işgal derseniz işimiz kolay kapıları açarız” açıklamasında bulunarak TSK’nın ana hedeflerini bir kez daha yineledi:

“PKK’yı destekleyip büyüterek üstümüze saldılar. Türkiye’nin dizleri üstüne çökeceğini sandılar ama başaramadılar. Tehditleri kaynağında kurutmak üzere harekete geçtik. Son 4 yılda 7 bin 500 sınırlar içinde toplam 16 bin teröristi etkisiz hale getirdik. Şimdi de Fırat’ın doğusunda başarıya ulaşacağına inandığımız Barış Pınarı Harekatı’nı başlattık. Türkiye’nin yaptığı diğer operasyonlar gibi amaç Suriye’nin toprak bütünlüğüne katkıda bulunmak. PKK’nın YPG’nin bu işgalini görmeyenler bizim Suriye’nin birliği için attığı adıma laf ediyorlar. Şöyle siz kenarda durun biz yolumuza devam ediyoruz. DEAŞ’a karşı verdiğimiz mücadeleyi bu konuşanların hangisi verdi? Bunlar sadece kendi ülkelerinden Suriye’ye DEAŞ’ı ihraç ettiler. Fransa’dan DEAŞ Suriye’ye geldi, Almanya’dan geldi, Hollanda’dan geldi ve biz 5 bin 500 DEAŞ’lıyı geldikleri yerlere gönderdik. Bunlar dürüst değil. Bunlar sadece laf üretiyorlar. Biz ise iş üretiyoruz. Farkımız bu. Şu anda DEAŞ’a PKK’ya YPG’ye karşı bu mücadeleyi tüm onurumuzla sürdürüyoruz.”

Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ise operasyonun başlamasından sonra renk değiştirip, şu açıklamayı yaptı:

“Türkiye Suriye’ye girdiyse cehenneme giden yolun taşları döşenmektedir. Kürt müttefiklerimiz için dua edin, onlar Trump hükümeti tarafından umarsızca terk edildiler. Bu adım IŞİD’in tekrar ortaya çıkacağının garantisidir. Erdoğan’ın ağır bir bedel ödemesi için Kongre’ye liderlik edeceğim. Başkanı hâlâ zaman varken yol değiştirmeye ve işleyen bir güvenli bölge sistemine dönmeye çağırıyorum”

necdetbuluz@gmail.com