F-35 savaş uçağı
bilmecesi…
Necdet Buluz
Dünya’nın en büyük savunma şirketlerinden ABD merkezli Lockheed Martin şirketinin ürettiği F-35 savaş uçaklarının Türkiye’ye teslimatı gerçekleşmesi zor görünüyor. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Türkiye’ye Kasım ayında gönderilmesi planlanan iki F-35 uçağı için hazırlık faaliyetlerinin ve uçakla ilgili sevkiyatların durdurulduğunu açıkladı.
Uzun zamandır gündemde olan Amerika’dan alınacak F-35 savaş uçağı bilmecesinin henüz çözülemediğini görüyoruz. Her alanda olduğu gibi Amerika bu konuda da Türkiye’yi oyalamaya devam ediyor. Aslında bu oyalama Türkiye’nin Rusya ile olan sıkı ilişkilerinden ve Rusya’dan alınacak olan S-400savunma sistemlerinden kaynaklanıyor.
31 Mart’ta yapılan yerel seçim sonuçları ile bu işin bir bağlantısı olabilir mi? Akıllara çeşitli sorular geliyor.
Türkiye-ABD ilişkilerinde yaşanan son gelişme Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yerel seçimlerde siyasi hayatında bugüne dek aldığı en büyük yenilgilerden birinin ardından gelmesine dikkat çekiliyor.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar Mart ayında yaptığı açıklamada bazı sorunlara rağmen, Türk pilotların Arizona’daki hava üssünde F-35 eğitimlerine devam ettiklerini söylemiş, her biri 90 milyon dolar olan ilk F-35 savaş uçağının da Kasım ayında Türkiye’ye teslim edileceğini belirtmişti.
Konuyla ilgili açıklama yapan Pentagon Sözcüsü Charles E. Summers, Türkiye’nin de ortağı olduğu F-35 programı konusunda yeni bir adım attıklarını belirtti.
Summers, açıklamasında, “ABD, Türkiye’nin S-400 alımının kabul edilemez olduğu konusunda açık davrandı. Bu yüzden Savunma Bakanlığı, programın planlanması konusunda tedbir amacıyla ve F-35’in tedarik zincirinin esnekliği bakımından gerekli adımları attı. Türkiye’nin ürettiği parçaların ikincil kaynaktan tedariki üzerinde şu anda çalışılıyor” ifadelerini kullandı ve açıklamasına şu sözlerle devam etti:
“Bakanlık kritik teknolojimizin üretiminde yapılan ortak yatırımları korumak için tedbir amaçlı bu adımı atıyor” değerlendirmesini yaptı. Sözcü, açıklamasına şöyle devam etti: “Türkiye ile bu önemli konudaki diyalogumuz devam etmekte. Ancak Türkiye S-400 teslimatından vazgeçene kadar ABD, Türkiye’nin F-35’lerinin operasyonel kabiliyetlerine ilişkin sevkiyat ve faaliyetleri askıya almıştır. Türkiye S-400’leri alırsa F-35 programına katılımı riske girecektir.”
Dikkat edilecek olursa bu açıklamada resmen tehdit var. Artık her konuda Türkiye’nin şamar oğlanına çevrilmesi ve tehdit edilmesi de bıkkınlık getiriyor.
ABD Senatosuna, Rusya’dan S-400 hava savunma sistemleri aldığı gerekçesiyle Türkiye’ye F-35 savaş uçaklarının transferlerinin durdurulmasını öngören yasa tasarısı sunulmuştu.
F-35 bakımı için gerekli herhangi bir fikri mülkiyet ve verinin verilmemesinin talep edildiği tasarıyla bu uçaklarla ilgili Türkiye’de herhangi bir depolama tesisinin kurulmaması da isteniyordu. Tasarıda, Türkiye’nin S-400 sistemlerini teslim almasının Amerika Düşmanlarına Yaptırımla Karşı Koyma Yasası (CAATSA) kapsamına girdiğine işaret edilerek “Böyle bir alım NATO ittifakının birliğini tehlikeye atar” ifadeleri kullanılmıştı.
Kongre daha önce de 2019 savunma bütçesine ilişkin yasasına Türkiye’nin F-35 uçaklarını ABD’den götürmesi konusunda Savunma Bakanlığı’ndan Türkiye hakkında rapor istemişti.
Bakanlık raporu geçen yıl Kasım ayında teslim etmişti ancak Kongre bu sefer geçici bütçeye bir madde ekleyerek Pentagon’dan Türkiye’nin S-400 konusundaki duruşu ve ABD’nin Aralık ayında önerdiği Patriot sistemlerine ilişkin teklifle ilgili bir rapor istemiş ve Kasım ayına kadar Türkiye’ye bu uçakların transfer edilmemesini talep etmişti.
Türkiye, iki F-35 uçağının mülkiyetini geçen Haziran ayında teslim aldı. Hâlihazırda ABD’nin Arizona eyaletindeki Luke Hava Üssü’nde konuşlu uçakların Türkiye’ye Kasım ayında gönderilmesi gerekiyor. Türkiye’nin iki F-35 uçağının daha mülkiyetini gelecek haftalarda alması bekleniyordu.
Özetleyelim:
Amerika Türkiye’yi sıkıştırmaya ve oyalamaya devam ediyor.
Suriye konusunda Türkiye’nin önüne engeller koyan ve özellikle TSK’nın yapacağı askeri harekatı engelleyen Amerika’nın oynadığı oyunlara şimdi bir yenisi daha eklendi.
Her alanda atılan bu oyalama ve düşmanca tavır karşısında Amerika’yı halen dost ve müttefik olarak değerlendirmek mümkün mü?
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz