Üretim, üretim, üretim…

Üretim, üretim, üretim…

Necdet Buluz

Tarım başta olmak üzere, hemen her konuda yıllardır yazdığımız yazılarda üretimin önemine değinmişizdir. Bugün yine aynı konuda ”üretim, üretim, üretim” diyoruz. Üretim olmadan kalkınma da, fiyatlarda düşme de olmaz.

Bugün tarım alanında yaşanan sıkıntıların en büyük nedeni üretimdeki düşüştür. Yatırımların olmaması, istihdam kapısını kapatıyor, işsizler çoğalıyor. Dışa bağımlılık artıyor. İhracat rakamları düşüyor. Bütçe açık veriyor. Cari açık da hem artıyor, hem de kapatılamıyor.

Şu noktaya da dikkat:

Yıllardır et sorunu yaşıyoruz. Et sorununu çözebilmek için de ithalata yöneldik. Halen birçok ülkeden ithal et geliyor. Bunların ne kadarı sağlıklı, ne kadarı zararlı bunu da bilemiyoruz.

Kaldı ki, ithalata çok önemli miktarda döviz de kullanıyoruz. Et konusunda dışa bağımlılığımız artarken, içeride de besiciler giderek üretimden uzaklaşıyor. Hayvancılığımız böylece can çekişir hale geliyor.

Bu anlayışla et üretimi artırmak ve yerli ürünü kullanmak artık neredeyse imkânsız hale gelmiş durumda

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Kırmızı Et Üretim İstatistikleri, IV. Çeyrek: Ekim – Aralık, 2018 verilerini açıkladı. Önce bu konuya göz atalım:

Toplam kırmızı et üretimi IV. çeyrekte 259 bin 672 ton olarak tahmin edildi. Toplam kırmızı et üretimi Kurban Bayramının gerçekleştiği bir önceki çeyreğe göre yüzde 23,5, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 12,1 oranında azaldı.

2017’deki 1 milyon 126 bin 403 ton olan üretim, geçen yıl 1 milyon 118 bin 695 tona geriledi. Sığır eti üretimi 239 bin 703 ton olarak tahmin edildi. Üretim bir önceki çeyreğe göre yüzde 21,8, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 7.8 oranında azaldı.

2018 yılı toplamında sığır eti üretimi ise 2017 yılındaki 987 bin 482 tondan 1 milyon 3 bin 859 tona yükseldi. Koyun eti üretimi ise 17 bin 902 ton olarak tahmin edildi. Üretim bir önceki çeyreğe göre yüzde 37.3, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 31.2 oranında azaldı.

2017 yılında 100 bin 58 tonluk koyun eti üretimi geçen yıl 100 bin 831 tona yükselirken, bir diğer küçükbaş keçi eti üretiminde ise 2017’deki 37 bin 525 tondan 13 bin 603 tona, yüksek tutardaki düşüş dikkat çekti.

Bütün bu gelişmeler üretimin önemini açık biçimde ortaya koyuyor.

Bu nedenle günü kurtarmak amacı ile yapılan işlerden hızla uzaklaşıp, üretime yönelik planlamaları devreye sokmak, tarım ve hayvancılık alanında çalışma yapan kesimlere destek vermek durumundayız.

Özetleyelim:

Tarım sektöründe üreticin ana sorunları neler?

Tarımsal destek isteniliyor.

Bunlar da mazotta indirim, elektrik, gübre ve ilaçlamalardaki fiyatların yüksekliği olarak sıralanıyor. Dikkat edilecek olursa hemen her kesimden aynı sesler yükseliyor. Destek isteniliyor.

Konu et üzerinden acımışken, beyaz et üreticilerinin de giderek piyasadan çekildiğini görmekteyiz. Bu da tavuk ve yumurta üretiminde düşüşlere neden oluyor, piyasaya pahalı mal sürümü yapılıyor.

İşin bir başka boyutu daha var: Sektörde üretim durdukça, iflaslar fazlalaşınca çalışan kesim de işsiz kalıyor. İşsiz sayısındaki artışlara böylece yenileri de ekleniyor. İş daha da karmaşık hale geliyor.

Yapılan açıklamalarda hayvancılık alanındaki sorunlar şöyle sıralanıyor:

1. Ülkemizde tarım ve hayvancılık sektöründe Planlı Üretim yapılmamaktadır.

2. Geçmişte tarımla ilgisi bulunmayan ve kaba yem üretecek arazisi olmayan şirketlere %0 faizli kredilerle, büyük ölçekli çiftlikler kurdurulmasıyla süt üretimi kontrol dışı artmıştır.

3. Sütte yüksek, ette ise düşük verimliliği olan Holstein ırkının ön plana çıkarılması et ve sütte üretim dengesini bozmuştur. Holstein ırkından yılda ortalama ürettiği etin 30 katı süt sağlanırken; ülkemizde tüketilen süt, tüketilen sığır etinin 15 katıdır.

4. AB ülkelerinde geçtiğimiz yıl süt üretim kotalarının kalkmasıyla dünya pazarında arz fazlalığı meydana gelmiştir. Fiyatların aşırı düşmesiyle tüm dünya pazarında süt krizi yaşandığından ve üretim maliyetlerimizin yüksekliğinden dolayı ihracat olanaklarımız daralmıştır.

5. Ülkemizde örgütlü yapının zayıf olması nedeniyle sektörde fiyat dalgalanmaları yaşandığı dönemlerde tüccarlar piyasayı speküle ederek fırsattan ticari rant elde etmeye çalışmaktadır. Bu durum hassas dönemlerde piyasa dengelerini tamamen bozmaktadır.

necdetbuluz@gmail.com

www.facebook.com/necdet.buluz

  • Çankaya Gazetesi

    1984 yılında yayın hayatına başlayan ÇANKAYA GAZETESİ nin merkezi Ankara dır. Ender Yoldar' ın yönetiminde Atatürk İlke ve İnkılaplarına, Milli ve Manevi değerlere bağlı bağımsız ve tarafsız bir gazetedir.

    Related Posts

    Dünyanın hayran olduğu bitki… Sadece Ula Gökova’da yetişiyor

    Dünyanın hayran olduğu bitki… Sadece Ula Gökova’da yetişiyor   Necdet Buluz     Türkiye’de üretiliyor Japonlar kapış kapış alıyor. Dünyanın hayran olduğu bitki: Antioksidan, Omega-3, magnezyum kaynağı. Sadece Ula Gökova’da…

    Enflasyonun düşeceğine inanan yok…

    Enflasyonun düşeceğine inanan yok…     Necdet Buluz           İçinde bulunduğumuz konumda enflasyon ve pahalılık en büyük sorunumuz. Bizi yönetenler “Enflasyon iniyor. Kısa zamanda tek hanelere…

    You Missed

    Beklenen KAR hafta sonu geliyor

    Beklenen KAR hafta sonu geliyor

    Gelir eşitsizliğinde, makas daha da açılıyor !

    Gelir eşitsizliğinde, makas daha da açılıyor !

    BAŞKENTE MODERN DOKUNUŞ !

    BAŞKENTE MODERN DOKUNUŞ !

    Güle güle kardeşim Salim Taşçı

    Güle güle kardeşim Salim Taşçı

    Fahiş et fiyatlarından Kasaplar da şikayetçi

    Fahiş et fiyatlarından Kasaplar da şikayetçi

    Salim Taşçı’ nın ardından…GÜLE GÜLE CAN DOSTUM.

    Salim Taşçı’ nın ardından…GÜLE GÜLE CAN DOSTUM.