Münbiç bilmecesi…

Münbiç bilmecesi…

Necdet Buluz

Amerika ile Türkiye arasında yapılan görüşmelerde Suriye’deki Münbiç kentindeki PYD/ PKK’lı terörist grupların buradan ayrılması gündeme gelmiş, bu konuda bir mutabakata da varılmıştı. Buna göre terörist grupların çekilmesi iki ülke askerlerinin kontrolünde sağlanacak ve yine iki ülke askerleri kentte devriye görevini birlikte yapacaklardı.

İşin en önemli noktası, terörist grupların Münbiç’ten tamamen çekilmesidir.

Böyle bir adım atıldı mı, ya da atılacak mı?

Önce gelişmelere birlikte göz atalım:

ABD’nin Münbiç’te güç olarak kabul ettiği ve birlikte çalıştığı Menbiç Askeri Meclisi, son yaptığı açıklamada, koalisyon ile işbirliği içerisinde eğitim veren YPG’nin son grubunun da 15 Temmuz’da Menbiç’ten çekildiği duyurdu.

Yazılı açıklamada, “Münbiç Askeri Meclisi olarak; YPG’nin son danışma grubunun da Koalisyon iş birliği ile savaşçılara eğitim verme görevlerini tamamlayarak 15 Temmuz 2018’de Münbiç’ten çekildiğini duyuruyoruz” denildi.

Münbiç Askeri Meclisi ve YPG’nin, Uluslararası Koalisyon ile iş birliği ile 15 Ağustos 2016’da kenti DEAŞ’tan aldığı ve güvenliğin sağlandığı belirtilen açıklamanın devamında şöyle denildi:

“16 Kasım 2016’da Münbiç Askeri Meclisi olarak Münbiç’in askeri ve güvenlik sorumluluğunu üstlendik. YPG, resmi bir açıklama ve askeri bir törenle kentten çekildi. Kentin savunması alanında kurumlaşma ve örgütlenme çalışmalarımıza devam ettik. YPG’den askeri bir danışma grubunun Münbiç’te kalmasını ve Uluslararası Koalisyon iş birliği ile meclis savaşçılarına eğitim vermesini talep ettik. İki yılın ardından Meclis artık eğitimleri devam ettirebilecek düzeye geldi. Bu temelde YPG ile yapılan anlaşma sonucu askeri danışma grubunun bir kısmı 3 Haziran’da bugün de görevlerini tamamlayan son grup kentten çekildi.”

Yazımızın başlığı “Münbiç bilmecesi” olarak geçiyor ya, bu açıklamalarda Amerika ne kadar doğru söylüyor, ne kadar samimi davranıyor bilemiyoruz. Türk Dışişleri Bakanlığı açıklamasında bu iddiaların abartılı olduğunun vurgulanması da kafaları iyice karıştırıyor.

Nitekim Amerika’dan gelen haberlere Türkiye’den “abartılıyor” açıklaması geldi.

Münbiç’teki gelişmeye ilişkin Türkiye Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, “YPG’nin Münbiç’ten tamamen çekildiği haberleri abartılı, süreç devam ediyor” denildi.

Konuya ilişkin haberleri değerlendiren kaynaklar, söz konusu haberleri abartılı bulduklarını belirterek, bu konudaki sürecin devam etmekte olduğunu vurguladı.

Devriye güzergâhındaki kontrol noktalarından çekilmenin sürdüğünü ifade eden kaynaklar, “Ortak devriye hazırlık çalışmaları devam ediyor. Dolayısıyla Münbiç’ten bu aşamada YPG/PKK’nın tamamen çekildiğine dair haberler gerçeği yansıtmamaktadır” diye konuştu.

Dikkat edilecek olursa Amerika’dan gelen haberlere Türkiye çok dikkatli yaklaşım sergiliyor. Daha da açıkçası Amerika’ya tam güvenmiyor.

Türkiye ve ABD aylar süren uzlaşmazlıktan sonra Haziran ayında Münbiç konusunda bir anlaşmaya varmışlardı. Buna göre terör örgütü YPG, Münbiç’ten çekilecek, Türk ve Amerikan askerleri kasaba ve çevresinde güvenlik ve istikrarı birlikte tesis edeceklerdi.

Şimdi gelelim asıl meseleye:

PYD/ PKK’lı terörist gruplar Münbiç’ten çekilse bile bu 40 silahlı militan nerede konuşlanacak? Türkiye için halen tehdit unsuru olmayacak mı?

Bölgeyi iyi tanıyan uzmanlar, bu terörist grupların bölgeden tamamen sürülmeden Türkiye için tehdit oluşturmaya devam edecekleri görüşündeler.

Fırat’ın her iki yakasının da bu gruplardan tamamen temizlenmesi gerekiyor. Sorun sadece Münbiç ile sınırlı kalmamalıdır.

Nitekim askeri yetkililer ve bizi yönetenler de Münbiç’ten sonra sıranın Fırat’ın diğer yakasına da geleceğini söylüyor. Bu konuda kararlılık ifadeleri de kullanılıyor.

Ancak, şunu da unutmamak gerekiyor:

Amerika, yıllardır silahlandırıp eğittiği bu gruplardan vaz geçer mi? Geçeceğini düşünmüyoruz. “Bizim bölgedeki kara gücümüz” diye nitelendirdiği PYD/PKK’lı grupları aynı zamanda İran için de kullanmayı düşünüyorlar.

Amerika eğer bu konuda ciddi ve samimi ise, bu gruplara dağıttığı silahları hemen toplamalı ve grupların dağılmalarını sağlamalıdır. Bu olmadığı sürece, PYD/ PKK’nın bölgede Türkiye için bir tehdit unsuru olmaya devam edeceğini de gözlerden uzak tutmamak gerekiyor.

Necdetbuluz@gmail.com