Menbiç’te yeni bir Amerika
oyunu mu?..
Necdet Buluz
Son günlerdeki bir endişemizi aktaralım:
Seçim derdine düşüp, ekonomideki sıkıntıları ve dış konuları unutmayalım.
Ekonomideki dengesizlikler ve sıkıntılar önlenemiyor. Dolar aldı başını gidiyor. Enflasyon çift hanelerde bayram ediyor. Çarşı-pazardaki pahalılık devam ediyor. Ramazan öncesi et fiyatları yeniden yükselişe geçti. Ekonomideki gelişmelere bir başka yazımızda uzun uzadıya değineceğiz. Şimdilik bu konuyu burada noktalayalım.
Ya dışarıda neler oluyor?
Suriye’deki gelişmeler gündemden inmiyordu. Şimdi sanki Suriye’de hi.ç bir şey olmuyormuş gibi yanı başımızdakileri unutmuşa benziyoruz.
Menbiç ve Suriye’nin Doğu’sundaki terör örgütleri Türkiye için bir tehdit oluşturuyordu. Seçm kararı alınmadan önce yapılan açıklamalardaTSK’nın Menbiç ve ardından Fırat’ın Doğusundaki teröristleri temizlemek için kararlılığı vurgulanmıştı.
Menbiç’te Amerikalı askerler de var. Yapılan görüşmelerde Türkiye ile Amerika’nın Menbiç konusunda ortak bir nokta bulacakları ve buradaki teröristlerin başka yöne geçmelerinin sağlanacağı söylenmişti.
Şimdi Menbiç konusunda farklı sesler yükselmeye başladı.
Amerika’nın buraya Mısır ve Suudi Arabistan’dan oluşan askerleri getirip konuşlandırmak için bir plan üzerinde çalıştığı ortaya çıktı.
Bunun anlamı şudur:
Türkiye eğer Menbiç’e karşı bir askeri hareket yürütmeye kalkarsa karşısında Mısır ve Suudi askerini bulacak.
Kurulmakta olan tezgâha bakar mısınız?
Suriye’de Türk askerini Müslüman ülkelerin askerleri ile karşı karşıya getirip çatıştırmak istiyorlar.
Böyle bir tuzağa ne denir?
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, daha önce Amerikalı mevkidaşı Pompeo ile yaptığı görüşmeden sonra Menbiç konusunda ortak yol bulacaklarını ve teröre karşı birlikte hareket etme noktasında anlaştıklarını söylemişti.
Şimdi, karşımızda çok başka bir tablo ile karşı karşıya kalıyoruz.
Her zaman olduğu gibi Amerika’ya güvenmemiz gerektiğini bir kez daha gördük ve yaşamaktayız.
Gerek Başkan Trump, gerekse Pentegandaki üst düzey yöneticiler, yaptıkları açıklamalarda Suriye’de kalıcı olacaklarını, IŞİD’e karşı mücadelede Türkiye ile birlikte hareket etmeyi sürdüreceklerini söylüyor. PYD/ PKK konusunda ise eski tutumlarını sürdürüyor.
Kaldı ki, Suriye ordusunun Rusya ile birlikte bölgede temizlik yapıyor. Temizlik yapılan yerlerdeki cihatçı terörist grupların Türkiye sınırına yığıldığı haberleri geliyor. Biz, Menbiç ve Fırat’ın doğusundaki teröristleri güvenliğimiz açısından temizlmeye kalkıştığımız bir sırada sınırımızda yeni terör gruplarının yığılmakta olduğunu görüyoruz.
Amerika ile Türkiye arasında yaşanmakta olan gelişmelerle ilgili son notlar:
Şimdi de Amerika’dan Türkiye’ye karşı F-35 savaş uçağı ambargosu konusu gündeme bomba gibi düştü.
ABD Kongresi’nden iki Cumhuriyetçi ve bir Demokrat senatör, F-35 savaş uçaklarının Türkiye’ye teslimatını engellemek için bir yasa teklifi sunmuştu.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, F-35’lerin satışına dair olası bir iptal süreciyle ilgili olarak “F- 35 uçağının satışına dair bir iptalin yaşanması kabul edilebilir değil. Eğer böyle bir şey olursa Türkiye’den karşılığını alırlar. Gelecek hafta ABD’ye bir ziyaretim olacak” yanıtını vererek tepki gösterdi.
Özetleyelim:
Böylesine bizi yakından ilgilendiren ve özellikle de Suriye’deki terörist gruplar konusunda Amerika’nın sinsi oyunları karşısında suskun ve ilgisiz kalmamız düşünülebilir mi? Endişelenmekte haksız mıyız? Seçim çalışmalarına dalıp, dışarıda olup bitenlere karşı gözlerimiz kapatırsak, Suriye’deki gelişmeleri görmezden gelirsek, bunun ileride faturasının da çok ağır olacağını bilmemiz gerekiyor.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz