Seçmenin tercihi
değişiyor mu?…
Necdet Buluz
AK Parti-MHP ittifakından sonra muhalefet cephesinde de ittifak çalışmalarına hız verildi. Seçmenin tercihinin değişime uğradığı gerçeğini göz önene alan siyasi partiler, kendilerini bu açıdan yenilemeye çalışıyor.
Ancak 2019 yılında yapılacak seçimlerin son derece kritik olduğunu ve Cumhurbaşkanlığı seçimi için % 50+1’in kolay bulunamayacağını da söylemeliyiz.
2019 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili hazırlıklar hızlanırken, anket şirketleri de bir bir araştırma sonuçlarını açıklamaya devam ediyor. Son olarak ANAR Araştırma Şirketinin Genel Müdürü İbrahim Uslu, 2019 cumhurbaşkanı seçiminde AK Parti-MHP ittifakının oy oranının 16 Nisan referandumundakiyle aynı düzeyde olduğunu ifade etti.
2019 Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili ANAR Araştırma Şirketinin Genel Müdürü İbrahim Uslu’dan çok konuşulacak açıklamalar geldi. Uslu “Referandumda parti tabanları nasıl tepki verdilerse aşağı yukarı o tepki ya da tutumlarını sürdürüyor” ifadelerini kullandı.
Seçim hazırlıklarıyla birlikte partilerin oy oranlarını ölçen anketler, AK Parti’nin yaşadığı farklı bir sorunu ortaya koydu. En son 1 kasım 2015 seçimlerinde tek başına yüzde 50’yi gören AK Parti, bu kez MHP ile ittifaka girmesine karşın yüzde 50’yi aşmakta zorlanıyor.
Cumhurbaşkanı seçiminde artık yüzde 50+1 oy gerektiği, partilerin tek tek oylarının değil ittifakların oranının belirlenmesi gerektiği için anketlerin daha da kritik işlev kazanıyor. Şu ana kadar resmi tek ittifak AK Parti ile MHP arasında kurulduğu için, anketlerin daha çok bu ittifakın oyunu ölçmeye yönelik olarak yapıldığı biliniyor.
Muhalefet cephesinden yapılacak ittifaklar, hiç kuşkusuz kamuoyu anketlerine de yansıyacaktır.
AK Parti-MHP ittifakının rakamsal durumuyla ilgili ilk analiz de AK Parti’ye de anketler yapan ANAR Araştırma Şirketinin Genel Müdürü İbrahim Uslu’dan geldi.
Uslu,”Referandumda parti tabanları nasıl tepki verdilerse aşağı yukarı o tepki ya da tutumlarını sürdürüyor” diyerek, referandumdaki sonuçların büyük oranda korunduğunu belirtti.
Uslu ittifakın “cumhurbaşkanı seçiminde 1+1=2 etmeyeceğini” vurgularken, “cumhurbaşkanı seçimlerinde Erdoğan’ın oyunun yüzde 51.5- 52 arasında olduğunu görüyoruz” dedi.
Bu tespit, iktidar partisi açısından en son 1 Kasım 2015 seçimlerinde tek başına yüzde 50 oy oranını yakalarken, şimdi MHP’yi de yanına almasına karşın aynı oranlara ancak sahip olması gibi bir sıkıntıya işaret ediyor.
ANAR Genel Müdürü Uslu, AK Parti-MHP ittifakının cumhurbaşkanı seçiminde referandumdaki düzeyde olmasına karşın, parlamento seçiminde daha yüksek oy alacağını söyledi.
Uslu, “Şu an için biz parlamento oylarına baktığımızda bu ittifakın yüzde 55’lerin üzerine çıkabileceğini görüyoruz. İki partinin oy toplamları, yüzde 55-56 arasında bir rakama ulaşıyor” dedi.
AK Parti-MHP ittifakının durumu, henüz resmen bir ittifak içinde olmamalarına karşın muhalefet partilerince de yakından izleniyor.
Muhalefete göre AK Parti-MHP ittifakı rakamları referanduma göre daha da aşağılara çekildi. CHP kurmayları, kendilerine ulaşan bilgileri paylaşırken “Şu ana kadar ölçümlerin hiçbirinde AK PARTİ-MHP ittifakı yüzde 50+1’i aşamıyor” rahatlığı içinde konuşuyor. Son günlerde muhalefet kulislerinde son anketlerde AK Parti-MHP oy oranının yüzde 43 olduğu bilgisi de seslendirilmeye başlandı. Yüzde 43 rakamının kaynağının iktidar çevreleri olması, bu bilgiyi muhalefet açısından daha da önemli hale getiriyor.
Muhalefetin, AK Parti-MHP ittifak oylarında erime olduğu tespiti, bir başka analize daha dayanıyor. Muhalefeti, 2019 cumhurbaşkanı seçimi için umutlandıran bu bu analiz şöyle ifade ediliyor:
“Referandumdaki evet ve hayır oylarında geçen bir yıllık sürede bazı değişimler oldu. Anketler bunu gösteriyor. Bu değişim hayır lehine. Bir yıllık sürede önemli oranda seçmen evet tercihini değiştirmiş durumda. Bu seçmen grubu, evet vermesinin hata olduğunu düşünüyor. Bu nedenle aslında referandumun rövanşı olarak gerçekleşecek 2019 seçiminde hayır bloğuna geçmeyi düşünüyor. Ama asıl olarak dikkat çekici olan referandumdaki hayır tercihini değiştiren neredeyse kimse yok. Referandumda hayır diyen seçmenlerin tamamı hala hayır diyor. Bu hayır bloğunun büyümesi demektir.”
Konu ile ilgili son bir not:
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi’nde, Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) üyeleri ile milletvekillerine sunum yapan KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır, “Türkiye’de yüzde 45 dilimlik oy geçişkenliği var. Bu yüzde 45’in bir partisi yok. Çok yüksek bir oran. Bu sizin avantajınız. Bu kişilerin değişim özlemi var ama umut vaat eden bir yapı da bulamıyorlar. CHP umut vermeli” dedi.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz