NİKAH SALONUNDA TARİH SERGİLENİYOR
23 yıl Ankaralılara hizmet vermesinin ardından yıprandığı için mimarisi korunarak baştan sona yenilenen Çankaya Belediyesi Vedat Dalokay Nikah ve Kokteyl Salonu’nda 1920’lerden günümüze tarihi belgeler sergileniyor.
Salonun girişinde bulunan özel stantlarda yer alan evlenme kütükleri arasında, okuma yazma bilmediği için ismini mühür olarak basan gelinden, Osmanlıca zimmet defterine kadar pek çok ayrıntıyı görmek mümkün.
Çankaya Belediyesi Vedat Dalokay Nikah ve Kokteyl Salonu’nda sergilenen 1920’lerden günümüze evlenme kütükleri, yeni evlenen çiftleri selamlıyor.
Belgelerde, “İsimlerimiz yazılı olan bizler… tarihinden beri nişanlıyız. Şimdi evlenmeğe karar verdik. Muamelemizin yapılmasını rica eyleriz” cümlesiyle evlenme taleplerini dile getirmiş çiftlere “Bizde muvafakat ediyoruz” diyen “vasi”, “ana” ya da “baba” imzası da yer alıyor.
1930’lu yıllarda “Evvelce evlenmişse dulluğun sebep ve vesikaları” sorusunun yöneltildiği, 1950’li ve 60’lı yıllarda erkeğin medeni durumunda “bekar”, kadının medeni durumunda ise “bakire” yazdığı belgelerde, 70’li yıllarda erkek için “boşanmış” kadın için ise “dul” ifadesinin kullanıldığı görülüyor.
Stantlarda, okuma yazma bilmediği için imza yerine, isminin mührünü basan Nazende Hanım’dan, 1928-1929 yıllarına ait Osmanlıca zimmet defterine kadar pek çok ayrıntı bulunuyor.
NİKAH MEMURU MÜCTEBA BEY
Belgelerde, 1952 yılında evlenen Ali Arif Kıvanç ile Meral Akarsu’nun nikahını kıyanın ise dönemin ünlü nikah memuru Mücteba Bey olduğu görülüyor.
Köşe yazılarına dahi konu olan Mücteba Bey, 1950-1973 yılları arasında Ankara’nın en çok tanınan kişileri arasında yer alıyor. Çiftlerin nikahını kıymaktan büyük bir mutluluk duyan Mücteba Bey’in günde 20 nikah kıydığı, çiftlere özel konuşmalar yaptığı, dönemin başbakanı Süleyman Demirel’den bile daha çok fotoğrafının çekildiği günümüze ulaşan bilgiler arasında yer alıyor.