Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında “AK Parti’de yönetici atama yetkisi devri”yle zirveye ulaşan kriz, dün iki liderin görüşmesinde ele alındı. 1 saat 40 dakika süren görüşme AK Parti’nin olağanüstü kongreye gitme kararıyla sonuçlandı. Erdoğan’a yakın ekibin kongre için imza toplamaya geçen hafta başladığı öğrenildi. Davutoğlu ay sonundaki kurultayda aday olmayacak, başbakanlıktan ayrılacak.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında “atama yetkisi devri” kriziyle zirveye ulaşan sorunlar, AK Parti’nin olağanüstü kongrede yeni bir genel başkan seçmesiyle sonuçlanacak. İki siyasinin 24 saat süreyle merakla beklenen görüşmesinden “sorun kongrede çözülsün” kararı çıktı. Davutoğlu, bugün yapacağı Bosna Hersek ziyaretini iptal etti.
29 NİSAN KRİZİ
AK Parti’nin 29 Nisan’daki MKYK’sında, Davutoğlu il ve ilçe başkanı atama yetkisini devretmek zorunda kaldı. Davutoğlu, 3 Mayıs’taki grup ve sonrasında toplanan MYK’da, “Nefsimi ayaklar altına alırım, bir faninin terk etmeyeceği düşünülen her makamı elimin tersiyle iterim” mesajını verince gözler, Erdoğan ile yapılacak haftalık olağan görüşmeye çevrildi.
Başbakan Davutoğlu’nun gruptaki konuşmasının ardından geçen 19 saat boyunca ilginç gelişmeler yaşandı. Erdoğan ile Davutoğlu’nun görüşeceği ilan edilen saatlere kadar iki siyasi arasında çok sayıda arabulucu görüşme yaptı. Erdoğan ile görüşenler arasında TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın olduğu da belirtildi. Partinin ileri gelenleri, sorunun Başbakan’ın istifası yerine iki liderin uzlaşmasıyla olağanüstü kongreye gidilerek çözülmesinin doğru olacağı mesajını ilettiler.
GECİKMELİ BAŞLADI
Davutoğlu, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na gitmeden önce Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile başbakanlık konutunda 45 dakika görüştü. Dün saat 18.00 için planlanan buluşma 18.40’da başladı. 1 saat 40 dakika süren görüşmeyle ilgili Cumhurbaşkanlığı’ndan sadece tek kare fotoğraf servis edildi. Cumhurbaşkanlığı kaynakları, görüşmenin olağan bir görüşme olduğunu ve açıklama yapılmayacağını bildirdiler.
SORUNU KONGREDE ÇÖZELİM
Yanlış anlamalara ilişkin görüşleri açıkladıkları, birlikte çalışmanın zorluklarını dile getirdikleri görüşmede “Sorunu kongrede çözelim” kararı alındı. Hükümet krizi doğmaması için Başbakan’ın istifa etmemesi, kongre sürecinde partinin ve hükümetin başında kalmasının doğru olacağı benimsendi.
EKİPLER TOPLANDI
Davutoğlu, görüşmenin ardından Başbakanlık Konutu’nda Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan, Başbakan Danışmanı Kerim Özkul’un da aralarında bulunduğu danışman ve yakın çalışma arkadaşlarıyla bir araya geldi. Kısa süre sonra MYK üyelerinin cep telefonlarına, bugün saat 11.00’da Genel Merkez’de yapılacak MYK toplantısının ardından Davutoğlu’nun basın toplantısı düzenleyeceği mesajı ulaştı. Konut’taki toplantı sürerken Erdoğan da Saray’da Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop, AK Parti Genel Sekreteri Abdülhamit Gül ile bir değerlendirme toplantısı yaptı.
TARİH 28 MAYIS
Bu gelişmelerin ardından partinin olağanüstü kongresinin takvimi konuşulmaya başlandı. Ramazan öncesinde kongrenin mayıs sonunda toplanmasının uygun olacağı görüşü öne çıktı. Kongrenin 28 Mayıs’ta toplanması bekleniyor.
BİR HAFTA ÖNCE BAŞLADI
Kulislere yansıyan bilgilere göre, olağanüstü kongre hazırlıkları bir hafta önce başladı. Cumhurbaşkanına yakın ekibin imza toplamak için kendilerine yakın ekiple görüştüğü öğrenildi. Başbakan Davutoğlu’nun MKYK’da yetkilerini devretmesinin istenmesiyle olağanüstü kongre için imza toplama çalışmalarının eş zamanlı yürütüldüğü öğrenildi.
ERKEN SEÇİM İDDİASI
AK Parti olağanüstü kongresinde Davutoğlu aday olmayacak. Kongrede aday olarak çıkacak tek ismin de Binali Yıldırım olacağı öne sürülüyor. Kulislerde Erdoğan’ın, AK Parti’deki bu değişimin ardından sonbaharda erken seçime gitmeyi planladığı iddiaları da konuşulmaya başlandı. Erken seçimin, iç kargaşa yaşayan MHP’nin zayıfladığı, terörle mücadelenin yoğunlaştığı bir dönemde oy artışı yaratacağı hesabı yapılıyor. Böyle bir konjonktürde, MHP’nin yanı sıra HDP’nin de gücünü yitireceği, AK Parti’nin anayasayı değiştirecek parlamento çoğunluğuna ulaşabileceği, böylece başkanlık sistemini sağlayacak anayasa değişikliğinin yapılmasının hedeflendiği öne sürülüyor