MHP Lideri Devlet Bahçeli, 15 Ocak’ta geçirdiği kalp kapakçığı operasyonu sonrası dün ilk grup toplantısını yaparken Başbakan Ahmet Davutoğlu’na, “Mardin konuşmasını Arabistanlı Lawrence mezarından kalkıp yapsa ancak senin gibi konuşur” diye seslendi. Bahçeli, özetle şunları söyledi:

PKK KAN DÖKERKEN ERDOĞAN GEZİYORDU
“Yabancı ajanlar, alçak provokatörler, kan tutkunu katiller Cizre’ye, Sur’a, Silopi’ye yerleşip cinayet planları yaparken, bu ülkeyi yönetenler nereye sinmiştir? Ya Cumhurbaşkanı ne yapıyordu? Keyfi ve totaliter bir yönetim modeli bina etmek için çırpınıyordu. Dünyevi makam ve servet kibriyle başkanlık çetelesi tutuyor, yeni Türkiye bozgununun çatısını örüyordu. PKK kan dökerken; Erdoğan Şili’ye, Peru’ya, Ekvador’a, Senegal’e uçuyor, saltanat sürüyor, gezip tozuyordu.

Erdoğan Dolmabahçe kepazeliğini kabul etmiyordu. AKP’li bakanlarla PKK temsilcilerinin İmralı canisinin 10 maddelik ihanet metinini kamuoyuna duyurmasına Erdoğan işler sarpa sarınca tepki gösteriyor, sert çıkıyordu. Ancak Sayın Bülent Arınç geçtiğimiz günlerde, Erdoğan’ın haberi var diyerek bir kez daha malumun ilamını yapmıştır. Erdoğan ise eski dostuna okyanusun karşı kıyısından cevap vermiş, ‘o zat dürüst değil’ sözleriyle telaşının kurbanı olmuştur.

HEDEF SURİYE’DEN SONRA TÜRKİYE
Sınırlarımızın hemen dibinde yeni bir dünya silah zoruyla kurulmaktadır. Obama’nın bir özel temsilcisinin, geçtiğimiz hafta Kobani’ye giderek YPG’nin ele başlarından plaket alması, nasıl bir oyunun devrede olduğunu ispatlamıştır. Hedef Suriye’den sonra Türkiye’dir. Mardin’deki 10 maddeyle, Dolmabahçe’deki 10 maddenin hizmet ettiği gaye aynıdır. Türk milleti her gün şehit verirken, Mardin’den neyin eylem planı, kim ya da kimleri memnun etmek için açıklanmıştır?

Davutoğlu’nun konuşması tepeden tırnağa defolu ve skandaldır. PKK’ya Mardin’de zeytin dalı uzatmıştır. Terörist talepleri konuşmasının her zerresine yedirmiştir. Acaba diyorum, Birleşik Krallık, Mardin’e gelmeden önce sana özel mesaj ve talimat listesi mi vermiştir? Zira Mardin konuşmasını, Lord Curzon veya Arabistanlı Lawrence mezarından kalkıp yapsa ancak senin gibi konuşur, senin gibi nifak saçardı.

Davutoğlu freni patlamış, contaları yanmış kamyon gibi konuşmayı sürdürüyor. Mardin’de PKK’yı açıkça masaya davet etmiştir.

BİZ HAKLI ÇIKTIK AMA HAKLI ÇIKMAK YETMİYOR
Yıllarca hiçbir mükâfat gözetmeden tuttuğumuz gönüllü vatan nöbetiyle tarihi görevimizi ifa ettik. Sofrasına oturup ekmeğini yediğimiz bu aziz vatanın, yeri geldi kefensiz toprağına girdik. Haklı çıktık, hâlâ da çıkıyoruz. Fakat haklı çıkmak artık yetmiyor, kâfi gelmiyor. Haklıysak, ki öyleyiz, hakkımızı söke söke almasını da bileceğiz.”

‘ESKİSİNDEN DAHA ZİNDEYİM’
“SAĞLIĞIMLA ilgili daha önceden planlanmış tedavi kapsamında başarılı bir operasyon geçirdim. Arkasından normal ve olması gereken istirahat süresinde, aziz milletime kavuşacağım anı sabırla bekledim. Hamdolsun eskisine kıyasla daha iyi ve zinde bir şekilde buradayım. Mesaj ve telefonlarıyla geçmiş olsun dileklerinde bulunan Sayın Cumhurbaşkanı’na, Sayın Başbakan’a, Sayın bakanlara, CHP’nin Sayın Genel Başkanı’na, diğer siyasi partilerimizin genel başkan ve yöneticilerine, aziz milletimin her ferdine yürekten teşekkür ediyorum.”